Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/45249 Esas 2016/842 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/45249
Karar No: 2016/842
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/45249 Esas 2016/842 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2014/45249 E.  ,  2016/842 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının amcası olduğunu, taşınmazı ile ilgili işlemleri yürütmesi için davalıya vekalet verdiğini,gördüğü lüzum üzerine vekillikten azlettiğini, azle rağmen davalının kötüniyetli olarak taşınmazı kiraya verdiğini, karşılığında kira bedeli ile depozito bedeli aldığını, bu bedellerin kendisine ödenmesi için alacağın tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davalının ... İcra Müdürlüğünün 2012/4729 E. sayılı takip dosyasında yaptığı itirazın iptaline, takibin devamı ile %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı yasanın 2. maddesinde ""Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir."" hükmü yer almaktadır. Yine aynı yasanın 4. maddesinde dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; sınırlı sayıda olan bir kısım davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemelerine ait olduğunu düzenlemiştir.
    Bir davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülebilmesi için 6100 sayılı yasanın 4. maddesinde düzenlenen dava türlerinden birisi olması gerekir.Eldeki davada davacı, vekalet görevinin kötüye kulanıldığını ileri sürerek alacağının tahsili için eldeki davayı açmıştır.Bu dava malvarlığına ilişkin davalardandır ve HMK"nın 4. maddesinde sayılan dava türlerinden değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık malvarlığına ilşkin davalardan olduğuna göre davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece,davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken davanın esasına girilerek karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yerolmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.