1. Hukuk Dairesi 2015/13142 E. , 2018/11009 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ-TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, davacı vekili tarafından süresi içerinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
-KARAR-
Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, dava konusu ... ada ... sayılı parselin, eski ... ve ... ada ... sayılı parsellerin tevhidi ile oluştuğunu, pafta üzerinde ... parsel ve ... ada ... sayılı parselin komşu olmadığını, taşınmazın tapu kütüğündeki bilgileri ile kadastro paftasındaki bilgileri arasında uyumsuzluk olduğunu ileri sürüp, ... ada ... sayılı parselin tapu kaydının iptali ile ... parsel ve ... ada ... sayılı parselin kapatılan tapu kütük sayfalarının eski hale getirilmesi, tapu kütük sayfası açık olan ... sayılı parselin kadastro paftasında eski haline getirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iptal, tescil ve ihyası istenen taşınmazların encümen kararı ile oluştuğu, encümen kararının hala geçerliliğini koruduğu ve iptal edilmediği kadastral parsellerin oluşmasını müteakip taşınmazların imar planları içerisinde kaldığı, encümen kararı idari yargıda iptal edilmeden eldeki davanın adli yargıda dinlenebilme imkanının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delilerden; davalı ... adına kayıtlı çekişme konusu ... ada ... sayılı parselin, eski ... (... m2) ve ... ada ... (6 m2) sayılı parselin ... Belediye Encümeninin 13/03/1990 tarihli tevhid kararı üzerine oluştuğu, pafta üzerinde ... parsel ile ... ada ... parselin komşu olmadığı, ... parsel ile ... ada ... parselin komşu olduğu, kadastro paftasında ... parsel yerine ... adına kayıtlı ... (56m2)parselin yazıldığı, bu şekilde tapu kütüğü ve kadastro belgeleri arasında belgeye aykırı yazım nedeniyle uyumsuzluk olduğu, bunun tespiti üzerine davacı idare tarafından eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; 17.08.2013 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Tapu Sicili Tüzüğü’nün 74/4.(1994 tarihli Tapu Sicil Tüzüğünün 85.) maddesi “Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı tescil veya yazımın düzeltilebilmesi için ilgililerin yazılı olurunun alınması ve yevmiye defterine kaydedilmesi gerekir. İlgililerden birisinin yazılı oluru olmazsa, bu durum beyanlar sütununda belirtilerek, 26.09.2011 tarih ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre işlem yapılır." şeklinde yasal düzenleme içermektedir.
Somut olayda, davacı ... Müdürlüğünce, 20-01-2012 ve -02-2012 tarihli ...nun mirasçıları ..., ... , ... ile ..."e hitaben yazılan, ... ada ... parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak yapılan hatalı işlemin müracaat halinde idari yoldan, muvafakatın bulunmaması halinde ise yanlışlığın mahkemede dava açmak suretiyle çözüleceği, yasal süre içinde dava açılması, dava açılmaması halinde Tapu Sicili Tüzüğü’nün 85. maddesi hükmü gereği belgeye aykırı yazılımın veya tescilin düzeltilmesi için Müdürlük tarafından dava açılacağına ilişkin yazıların, 15-2-2012, 24-2-2012 ve 26-1-2012 tarihlerinde davalılara tebliğ edildiği, tapu müdürlüğüne süresinde başvuru yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan; tapu sicillerinin doğru tutulmasını üstlenen devlet, ayni hakların yanlış tescili sonucu değişmesi ya da bu haklardan yoksun kalınması, dayanak ve belgelere aykırı kayıt oluşması sonucu doğan zararları ödemekle yükümlüdür. TMK.nun 1007. maddesinden kaynaklanan hazinenin kusursuz sorumluluğu kapsamında, davacı idarenin böylesi bir davayı açmasında da hukuki yararının bulunduğu kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca, işin esasının incelenmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 04.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.