20. Hukuk Dairesi 2017/6066 E. , 2017/5332 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 13/06/2017 günü için yapılan tebligat üzerine, davacı vekili Av. ... ... ve temyiz eden davalı ... vekili Av. ...geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü;
K A R A R
Davacı vekili 05/04/2013 havale tarihli dava dilekçesiyle, ... köyü 461 parsel sayılı 140.709 m² yüzölçümündeki taşınmazın üzerinde hiç bir takyidat olmadan müvekkil şirket tarafından 09/12/1980 tarihinde satın alınarak adına tapu kaydı oluştuğunu, ancak ... Yönetimi tarafından açılan dava sonucu, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 15/12/2011 gün ve 2011/369- 2011/900 sayılı kararıyla 140.709 m2 bölümünün tapu kaydının iptaliyle ... niteliğiyle ... adına tesciline karar verildiğini, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini belirterek, çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesine ... tahdidi içinde kaldığına dair şerhin konulduğu 05/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 26.000.000,00.-TL’nin 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince davalı ... alınarak davacıya verilmesini talep etmiş, 30/12/2014 tarihinde harcını yatırmak suretiyle, tazminat miktarını 51.358.785,00.-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin geçtiğini, taşınmaz tahdit içinde kalmakla tapu kaydının hukukî değerini yitirdiğini, davayı kabul etmemekle birlikte 05/06/2003 tarihinden faiz talebinin de yasal olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile; 51.358.785,00.-TL’nin 26.000.000,00.-TL’sinin dava tarihi olan 05.04.2013 tarihinden itibaren; 25.358.785,00.-TL’sinin ıslah tarihi olan 31/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, (faizin başlangıç tarihi yönünden) fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle bozulmuştur.
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 01/03/2016 gün ve 841-2490 sayılı bozma kararı özetle; "Dairenin 13/10/2015 tarihli iade kararı üzerinde dosyaya getirtilen ... Tapu Müdürlüğünün 04/02/2015 tarihli yazısından bilirkişi kurulunca emsal alınan ... köyü 1322 parsel sayılı taşınmazın 3194 sayılı İmar Kanununun 16. maddesi gereğince ifrazen tescil edildiği, somut emsalin imar parseli, dava konusu taşınmazın ise kadastro parseli olduğu
anlaşılmaktadır. Bu nedenle, taşınmazın emsalle karşılaştırılması sonucu bulunan değerinden düzenleme ortaklık payı düşülmesi gerekirken, somut emsalin de kadastro parseli olduğunun kabulü ile hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır." şeklindedir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, 40.102.065.- TL tazminatın 26.000.000 TL"sine dava; 14.102.065 TL.sine ise ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Yargıtaydaki duruşma tarihindeki A.A.Ü.T"ne göre 1480 TL vekalet ücretinin davalı ... alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davacıya verilmesine Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince ... harç alınmasına yer olmadığına 13/06/2017
gününde oy birliği ile karar verildi.