Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/7551 Esas 2017/1061 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7551
Karar No: 2017/1061
Karar Tarihi: 15.02.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/7551 Esas 2017/1061 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, bir mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Miras bırakanın borçlu olduğu tespit edildiği sürece, miras reddedilmiş sayılır. Davacılar bu nedenle mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme davalı vekilinin temyiz talebini reddederek, kararın onanmasına karar vermiştir. Ancak davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacılar, aynı anda hem kendisi hem de çocukları adına davayı açmıştır. Ancak davayı yalnızca kendisi adına devam ettirmiştir ve vekaletin sadece kendisine mirasın reddi yetkisi verdiği anlaşılmıştır. Bu durumda, küçüklere menfaat çatışması nedeniyle bir kayyım atanması gerekmektedir. Mahkeme, yeterli inceleme yapmadan karar verdiği için karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 605/2, 606, 610 ve 426/2 maddeleri. Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası.
14. Hukuk Dairesi         2016/7551 E.  ,  2017/1061 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki mirasın hükmen reddi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 01.03.2016 gün ve 2015/13596 Esas - 2016/2527 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, TMK"nun 605/2. maddesi gereğince terekenin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, davacıların murisi ..."nun 05.12.2004 tarihinde vefat ettiğini, terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, TMK"nın 605/2. maddesi uyarınca mirasın hükmen reddedine karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine hükmün, Dairemizin 01.03.2016 tarih 2015/13596 Esas, 2016/2527 Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir.
    Davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    Dava, TMK"nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu"nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu"nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur.
    Davacılardan ... kendi adına asaleten, 02.08.2003 doğumlu ... ve 24.11.1996 doğumlu ..."na velayeten işbu davayı açtığı, daha sonra sadece kendi adına Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğünün 39. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca vekilin vekaletnamesinde mirasın reddi yetkisi bulunan vekaletname verdiği anlaşılmaktadır. Annenin hukuki yararı ile çocukların hukuki yararı çatışmaktadır. Türk Medeni Kanununun 426/2 maddesine göre, bir işte yasal temsilcinin menfaatiyle küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışırsa, vesayet makamının, ilgilisinin isteği üzerine veya re"sen temsil kayyımı ataması gerekmektedir. Mahkemece, annesinin velayeti altında olan ... için bir kayyım tayin ettirilmesi, davanın kayyım tarafından devam ettirilmesi ve gösterdiği takdirde delilleri toplanıp sonucu uyarınca karar verilmesi, ... ile annesi arasında menfaat çatışması bulunduğundan küçüğe kayyım tayin ettirilmesi gerekir ise de yargılama aşamasında ... reşit olduğundan ..."nun davaya ve yapılan işlemlere muvafakati sağlanması gerekirken, mahkemece belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile 01.03.2016 tarih 2015/13596 Esas, 2016/2527 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve hükmün yukarıdaki gerekçeyle BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan karar düzeltme harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.