Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2017/6236 Esas 2018/2871 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6236
Karar No: 2018/2871
Karar Tarihi: 12.03.2018

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2017/6236 Esas 2018/2871 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın hırsızlık suçundan mahkumiyeti ile ilgili yerel mahkeme kararı temyiz edildi. Temyiz süresinin belirtilirken yanıltıcı ifade kullanılması nedeniyle, sanığın temyiz süresi geçmemiştir. Bununla birlikte, sanığın müştekinin cep telefonunu çay ocağından aldığı anlaşılmıştır ancak çay ocağının bina veya eklenti olup olmadığı açıklığa kavuşturulmadan eksik kovuşturma ile hüküm kurulmuştur. Aynı zamanda, mahkeme kararının bir önceki karara dayandığı ve kazanılmış hakkının göz ardı edilerek ikinci kez mükerrir hükümlerinin uygulanması bozmayı gerektirmiştir. Sonuç olarak, mahkeme kararı BOZULMUŞTUR.
Kanun maddeleri:
- 7035 sayılı Yasa'nın 21. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 291. maddesinin 1. fıkrası
- 5320 sayılı Yasa'nın 8. maddesi
- 1412 sayılı CMUK’nun 305 ila 326. maddeleri, özellikle 326/son maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi
17. Ceza Dairesi         2017/6236 E.  ,  2018/2871 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    05/08/2017 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Yasa"nın 21. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 291. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen ve Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarına karşı yedi gün olarak öngörülen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği; ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20/07/2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtay"dan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Yasa"nın 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK"nun 305 ila 326. maddelerinin uygulanmasının gerekmesi ve 1412 sayılı CMUK"ta temyiz süresinin 7 gün olduğu gözetilmeden, temyiz süresinin 15 gün olarak belirtilmesi suretiyle kanun yolu bildiriminde yanıltıcı ifade kullanılması nedeniyle, sanığın temyizinin süresinde olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, uyulan bozmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sanığın müştekinin cep telefonunu çay ocağından aldığının anlaşılması karşısında; çay ocağının bina veya eklenti olup-olmadığı hususunda gerekirse mahallinde keşif yapılarak, açıklığa kavuşturulup sonucuna göre hukuki durumun takdir edilmesi gerekirken, eksik kovuşturma ile yetinilip yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Mahkemenin 28.10.2014 tarihli ilk kararında Konya 4. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 21/09/2011 tarih, 2010/1230 Esas ve 2011/774 Karar sayılı kararı için 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulandığı, kararın sadece sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine bozma sonrası mahkemece sanığın kazanılmış hakkı gözetilmeyerek ve bu ilama dayanılarak 2. kez mükerrir hükümlerinin uygulanması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ün temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, sanık hakkında 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 12.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.