Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı sanık - fuhuş sanık - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10346 Esas 2017/4810 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/10346
Karar No: 2017/4810
Karar Tarihi: 17.10.2017

Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı sanık - fuhuş sanık - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2014/10346 Esas 2017/4810 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararı, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı ve fuhuş suçlamalarına ilişkindir. Sanıklardan birisi beraat etmiştir. Mağdurun yaşı gereği şikayet iradesinde bulunamaması ve velisi ile temsil vekilinin menfaat çatışması nedeniyle mağdurenin davada temsil edilmesi gereken temsil kayyımı atanması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, mağdurenin onbeş yaşını doldurması nedeniyle şikayet hakkını tek başına kullanabileceği gözetilerek, mağdurenin katılma talebi alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda kanuna aykırılık bulunmuş ve esası incelenmeyen hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 426. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi belirtilmiştir.

14. Ceza Dairesi 2014/10346 E. , 2017/4810 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı (sanık ...), fuhuş (sanık HÜKÜM : Beraat

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kayden 29.05.1994 doğumlu olup kovuşturma evresinde beyanının alındığı 10.07.2008 günlü duruşmada onbeş yaşını tamamlamayan mağdurenin yaşı gereği şikayet iradesinde bulunamaması ve velisi olan annesi ..."nin aynı zamanda dosyanın sanıklarından olup babasının da suç tarihinden önce vefat etmesi karşısında mağdureyi temsilde menfaat çatışması bulunduğundan, 4721 sayılı TMK"nın 426. maddesine göre atanacak temsil kayyımının davada mağdureyi temsil etmesi gerekmekte ise de; inceleme tarihi itibariyle mağdurenin onbeş yaşını doldurması nedeniyle şikâyet hakkını tek başına kullanabileceği gözetilerek olay nedeniyle sanıklardan şikâyetçi olup olmadığı ve davaya katılmak isteyip istemediği sorulup beyanı alındıktan sonra katılma hususunda karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarlayerinde görüldüğünden, esası incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.