Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8238
Karar No: 2017/1039
Karar Tarihi: 14.02.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/8238 Esas 2017/1039 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı tarafından ortaklığın giderilmesi istemiyle dava açılmıştır. Mahkeme, davanın kabulüyle taşınmazların ortaklığının satış yoluyla giderilmesine karar vermiştir. Bu karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Ancak davalı ... adına çıkarılan tebligatın yasal şartlara uygun olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle dava dilekçesinin adı geçen davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği sonucuna varılmıştır. Mahkemece, davalı ...'ya yapılacak tebligatın bilinen en son adresleri aracılığıyla öncelikle çıkarılması gerekmektedir. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığı durumlarda, muhatabın adres kayıt sistemi adresi kabul edilerek tebliğ işlemi gerçekleştirilebilir. Kararda, tebligat kanununa ilişkin düzenlemeler de ayrıntılı şekilde açıklanmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun \"Bilinen Adreste Tebligat\" başlıklı 10/1. maddesi
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun \"Usulüne Aykırı Tebliğin Hükmü\" başlıklı 32. maddesi
- 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun değişik 21/2. maddesi
14. Hukuk Dairesi         2015/8238 E.  ,  2017/1039 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.07.2008 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi dahili davalılar ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:


    Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davaya konu 251 ve 242 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
    Hüküm, davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun "Bilinen Adreste Tebligat" başlıklı 10/1. maddesine göre tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. 11.01.2011 tarihinde 6099 Sayılı Kanun"un 3. maddesiyle eklenen 10/2. maddesi; ""Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır."" şeklinde düzenlenmiştir. Aynı yasanın "Usulüne Aykırı Tebliğin Hükmü" başlıklı 32. Maddesinde ise tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğin muteber sayılacağı ve muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi addolunacağı düzenlenmiştir,
    Tebligat Kanunu"nun değişik 21/2. maddesi ise; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." şeklinde düzenlenmiştir.
    Tebligat Kanunu"nun 10. maddesinin 2. fıkrasında gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Muhatabın adresi davacı tarafından bildirilecek ve normal tebligat çıkarılacaktır. Buna göre ilk defa bildirilen adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adres olması arasında fark yoktur. Her iki adres de Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adrestir. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılacaktır. Tebligat Kanunu"nun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılamaz.
    Tebligat Kanunu"nda değişiklik getiren madde gerekçelerinden açıkça anlaşılacağı üzere iki veya üç tebligatla sorun çözülmek istenmiştir. Hem yasa metninde, hem yasanın uygulanmasını gösteren yönetmelikte ve hem de madde gerekçesinde muhatabın sadece adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresinin bilinen adres olarak bildirilmesi halinde doğrudan doğruya 21/2"ye göre tebligat yapılacağı açıklamasına yer verilmemiş, bilakis bildirilen adrese tebligat yapılamaması halinde 21/2"ye göre tebligat yapılacağı önemle vurgulanmıştır.
    İlk defa bildirilen adres, adres kayıt sistemindeki adres olsa bile, tebligat yapılamayacağı açıkça anlaşılan bir adres olmadığı için öncelikle normal bir tebligat çıkartılarak Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesince ve Tebligat Yönetmeliği"nin 29 ve devamı maddelerince muhatap lehine olan araştırmaların yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işleminin yerine getirilmesi gerekir. Bildirilen adrese tebligat yapılamaması halinde ise adres kayıt sistemindeki adresine tebligat kanunu 21/2. maddesine göre tebligat yapılabilir. Yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK"nun 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle davalı adına önceden hiçbir tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya TK"nun 21/2. maddesine göre gönderilen tebligat usulsüzdür.
    Somut olayda, davalı ... adına çıkarılan tebligatın yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK"nun 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle davalı adına önceden hiçbir tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya TK"nun 21/2. maddesine göre tebliği edildiği, bu nedenle dava dilekçesinin adı geçen davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
    Bu durumda, anılan hükümler çerçevesinde mahkemece, davalı ..."ya yapılacak tebligatın öncelikle bilinen en son adreslerine çıkarılması; bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligatın buraya yapılması suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 14/02/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi