Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
3.kişi vekilinin icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, üzerine haciz uygulanan menkullerin kendisine ait olduğunu, banka hesabındaki para üzerine haciz konulduğunu, bonolar üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği görülmektedir.
Takipte taraf olmayan 3. kişinin açıklanan bu başvurusu, açıklanan bu şekli ile istihkak davası niteliğindedir. HUMK.nun 76.  maddesi gereğince hukuki tavsif Hakime aittir. Mahkemece öncelikle duruşma açılmalı sonra taraf teşkili ve varsa noksan harç tamamlattırılmalı, tarafların delilleri toplanarak çekişme istihkak davası prosedürüne göre çözümlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece evrak üzerinde yazılı şekilde icra müdürlüğünce banka hesaplarındaki haczin kaldırıldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına ayrıca borçlunun adresindeki menkuller üzerinde ihtiyati haciz uygulandığı, şikayetçinin malların kendisine ait olduğunu iddia etmesi haczin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği istihkak iddiası varsa bunun istihkak prosedürü ile çözümleneceğinden menkul haczinde hukuka aykırılık bulunmadığından şikayetin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ  : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 05.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.