Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9950
Karar No: 2018/3428
Karar Tarihi: 10.05.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/9950 Esas 2018/3428 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/9950 E.  ,  2018/3428 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 30/03/2016 tarih ve 2012/442-2016/282 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 08/05/2018 günü hazır bulunan davacılar vekili Av. ...ile davalılardan asil ... ve vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacılar vekili, davalı şirketin 1996 yılından itibaren genel kurullarının TTK"nın 370. m. göre yapıldığı beyan edilmesine rağmen müvekkillerinin toplantıya çağrılmadığını, kendilerinin varmış gibi gösterildiğini, müvekkilleri adına farklı imzalar atılarak toplantıların gerçekleştirildiğini, kararların yok hükmünde olduğunu, müvekkillerinin ne asaleten ne de vekâleten pay devri yapmadıklarını, pay devrine ilişkin düzenlenen evraklardaki imzaların müvekkillerine ait olmadığını ileri sürerek, genel kurul kararlarının iptalini, hisse devirlerinin iptali, şirket paylarının kuruluşta belirtilen oranlarda kendilerine iadesi ve şirket ortağı olarak pay defterine yeniden yazılmalarını talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, husumet itirazında bulunmuş, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, uzun süredir herhangi bir talep ve iddiada bulunmayan davacı tarafın kötüniyetli olduğunu, devirlerin kendi imzaları ile yapıldığını, genel kurullarda da temsil edildiklerini, herhangi bir usule aykırılığın söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin 24/09/1996 - 09/12/1999 - 13/06/2000 ve 28/11/2001 tarihli genel kurullarında davacı ..."nun imzasının sahte olarak atıldığı, genel kurul toplantılarının tamamının ilansız yapıldığı, ancak (her hak gibi genel kurul kararlarının butlanının ileri sürülmesinin de dürüstlük kuralı çerçevesinde mümkün olacağı (MK 2.md) davacının bu davayı 1996 yılı genel kurul toplantısına dayandırılarak 16 yıl sonra açması, bu kararların ticaret siciline tescil edilmiş
    olması yani işlem güvenliği dikkate alındığında, butlanın ileri sürülmesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğu, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, davalıların hisse devir sözleşmelerinin asıllarını dosyaya sunamadıkları, fotokopiler üzerinde yapılan incelemede bila tarihli 200.000 TL ve 11.600.000 TL bedelli hisse devir sözleşmelerindeki imzaların davacıya ait olmadığı, 100.000.000 TL bedeli hisse devir sözlemelerindeki imzaların davacıya ait olduğu, devirlere ilişkin davalı defterlerinde kayıt bulunmadığı, davacıların 2003 tarihinden itibaren davalı şirkette pay sahibi olarak gösterilmediği ancak davacıların payını devrettiğine dair devir sözleşmesini ve devrin defter kayıtları ile ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, genel kurul kararlarının yoklukla malul olduğunun tespitine ilişkin istemin reddine, dava konusu hisse devir sözleşmelerinin iptali ile davacılar tarafından asaleten veya vekaleten pay devri yapılmadığının, davalı şirketin sermayesi ve hissedarlık yapısının kuruluşdaki halini koruduğunun tespitine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması ile her ne kadar genel kurul kararlarının iptali istemi yönünden husumetin davalı şirkete yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, davalı gerçek kişilere husumet düşmeyecek ise de, işbu talep bakımından davalılar ... ve ... hakkında verilen davanın reddine dair kararın sonucu itibari ile doğru olmasına göre, davacılar vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2- Davacı tarafça, davalı şirketin 1996 yılından itibaren yapılan genel kurullarda alınan kararların ve hisse devirlerinin iptali, şirket paylarının kuruluşta belirtilen oranlarda kendilerine iadesi ve şirket ortağı olarak pay defterine yeniden yazılmaları istemlerine ilişkin olarak açılan işbu davada, mahkemece yazılı olduğu şekilde davanın kısmen kabulü ile, genel kurul kararlarının yoklukla malul olduğunun tespitine ilişkin istemin reddine, hisse devir sözleşmelerinin iptali ile davacılar tarafından asaleten veya vekaleten pay devri yapılmadığının, davalı şirketin sermayesi ve hissedarlık yapısının kuruluştaki halini koruduğunun tespitine karar verilmiştir.
    Ancak, davalı şirketin kuruluştaki sermayesinin 20.000.000 ETL (Eski Türk Lirası) olup, bu sermayenin 12.200.000 ETL karşılığı 12.200 adet hissenin davacı şirkete, 400.000 ETL karşılığı 400 adet hissenin diğer davacı Mahmet Tavlaşoğlu"na ait olduğu ve davacı ..."nun, diğer davacı şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili bulunduğu, dosyada bulunan tarihsiz anonim şirket pay devir sözleşmesi ile davacı şirketin sahip olduğu 12.200 adet hissenin 11.600 adedinin davalı ..."a, 200 adedinin de davalı ..."a devredildiği, bu devirlerden sonra davacı şirketin 400.000 ETL"lik, 400 adet hissesinin kaldığı, yaptırılan imza incelemesi neticesinde pay devir sözleşmesindeki imzanın davacı ..."nun eli ürünü olmadığının tespit edildiği, davalı şirketin 1995 yılına ait 24.09.1996 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısı hazirun cetvelinde davacı şirketin hissesinin 400.000 TL değerinde 400 adet, davacı ..."nun da 400.000 TL değerinde 400 adet olup, davacı şirketin hazirun cetvelinde görünen hissenin sahte olduğu iddia edilen hisse devirlerinden sonra kalan hisse adedinde olduğu ve devredilen hisselerin de davalı ... ve davalı ..."ın hisse tutarlarına kaydedildiği, hazirun cetvelindeki imzanın davacı ..."na ait olmadığının tespit edildiği, 1992, 1993, 1994, 1995 ve 1996 yıllarına ilişkin olağan genel kurul toplantısının 10.12.1997 tarihinde yapıldığı, hazirun cetvelinde hisselerin davacı şirketin 400.000 TL 400 adet, davacı ...’nun 400.000 TL 400 adet olarak göründüğü, davacı ...’nun söz konusu genel kurul toplantısına hem kendisi hem de davacı şirketi temsilen katıldığı ve hazirun cetvelindeki imzanın da kendisine ait olduğunun tespit edildiği, işbu genel kurul toplantısında şirketin 20.000.000 ETL olan sermayesinin 5.000.000.000 ETL olarak artırılmasına karar verildiği ve artırım neticesinde davacı şirketin 400.000 ETL olan sermayesinin 100.000.000 ETL’ne, davacı ...’nun kuruluşta
    mevcut olan 400.000 ETL sermayesinin de 100.000,00 ETL’ye çıkartıldığı, 09.12.1999 tarihli, 1997 ve 1998 yıllarına ilişkin genel kurul toplantısına ait hazirun cetvelinde davacı şirketin pay sahibi olarak gözükmediği, davacı şirketin tarihsiz A.Ş. pay devir sözleşmesi ile 100.000.000 ETL’lik hissesinin davalı ...’a devredildiği, bu sözleşmedeki imzanın davacı ...’na ait olduğunun tespit edildiği, hazirun cetvelinde davacı ...’nun sermaye tutarının 100.000.000 ETL olarak yazılı olduğu ancak imzanın kendisine ait olmadığının tespit edildiği, 13.06.2000 tarihli 1999 yılına ilişkin genel kurul hazirun cetvelinde davacı şirketin pay sahibi olarak görünmediği, davacı ...’nun sermaye tutarının 100.000.000 ETL olarak yazılı olduğu ancak hazirun cetvelindeki imzanın ...’nun eli mahsulü olmadığının belirtildiği, 28.11.2001 tarihli, 2000 yılına ilişkin genel kurul hazirun cetvelinde davacı şirketin pay sahibi olarak görünmediği, davacı ...’nun sermayesinin 100.000.00 ETL olarak belirtildiği ancak imzanın kendisine ait olmadığının bildirildiği ve işbu toplantıda sermaye artırım kararı alındığı, 7.7.2003 tarihli, 2001 ve 2002 yıllarına ilişkin hazirun cetvelinde ne davacı şirketin ne de diğer davacı ...’nun hissedar olarak gözünmediği, 2003 yılına ilişkin 11.03.2004, 2004 yılına ilişkin 21.6.2005, 2005 yılına ilişkin 14.6.2006 ve 2006-2007-2008 ve 2009 yıllarına ilişkin 31.3.2010 tarihli genel kurul toplantılarında da davacıların hissedar olarak görünmedikleri tespit edilmiştir.
    Yukarıda yapılan belirlemelere göre, 2003 yılından itibaren her iki davacının da davalı şirkette pay sahibi olarak gösterilmediği, davacı ..."nun davalı şirkette bulunan kendisine ait hisseleri devrettiğine ilişkin herhangi bir devir sözleşmesi ibraz edilmediği, davacı şirketin 11.600 ve 200 adet hissesinin devrine ilişkin sözleşmedeki imzanın, sözleşme asıllarının sunulamaması nedeniyle fotokopi belge üzerinde yaptırılmak durumunda kalınan imza incelemesi ile davacı ..."na ait olmadığı, davacının hem kendisini hem de davacı şirketi temsilen katıldığı 10.12.1997 tarihli genel kurul toplantısında yapılan sermaye artırımları sonrası davacı şirketin sahip olduğu 100.000.000 ETL bedelli hissenin devrine ilişkin sözleşmedeki imzanın ise davacı şirketi temsilen diğer davacı ..."nun eli ürünü olduğunun tespit edildiği, davacı şirketin 9.12.1999 tarihinden itibaren ve sonraki genel kurullarda ortak olarak görünmediği, diğer davacı ..."nun da 7.7.2003 tarihli genel kuruldan itibaren ortak görünmediği anlaşılmakla, her ne kadar fotokopi belge üzerinde yapılan imza incelemesine itibar edilemeyecek ise de, davalı şirketin 1992, 1993, 1994, 1995 ve 1996 yıllarına ilişkin 10.12.1997 tarihli olağan genel kurul toplantısına hem kendi adına hem de davacı şirketi temsilen katılmış olup, işbu toplantı hazirun cetvelinde davacı şirketin hissesi 400.000 TL, 400 adet, davacı ...’nun hissesi 400.000 TL, 400 adet olarak göründüğünden işbu hisse miktarının o tarihe kadar davacılar için bağlayıcı olduğunun kabulü ile 1997 tarihi itibariyle ve 1997 yılından sonraki sermaye artırımları da nazara alınarak dava tarihine kadar davacıların pay durumlarının değerlendirilmesi gerekirken hisse devir sözleşmelerinin iptali ile davalı şirketin sermayesi ve hissedarlık yapısının kuruluştaki halini koruduğundan bahisle yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    3- Ayrıca, davacı tarafın hisse devirlerinin iptali ile şirket paylarının kuruluşta belirtilen oranlarda kendilerine iadesi ve şirket pay defterine yeniden yazılmalarına ilişkin talebi yönünden husumet hisse devir sözleşmelerinin tarafı olmayan davalı gerçek kişiler Metin ve ..."na yöneltilemeyeceğinden işbu davalılar aleyhine açılan davanın husumetten reddine karar vermek gerekirken anılan husus nazara alınmaksızın işin esası incelenmek sureti ile yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru olmamış, bu nedenle kararın davalılar ... ve ... yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ... ve ... dışındaki davalılar yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ... ve ... yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalılara verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine, 10/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi