Esas No: 2021/343
Karar No: 2022/158
Karar Tarihi: 17.02.2022
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/343 Esas 2022/158 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/343 Esas
KARAR NO : 2022/158
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2021
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
DAVA/TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket hakkında-------alacağın tahsiline ----- takip başlatıldığını, borçlunun ------ tarihli itiraz dilekçesi ile borca, faize ve faiz oranına, yetkiye itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ettiğini, borçlunun itirazı üzerine faturalardan kaynaklanan borcun tahsil edilebilmesi için Türk Ticaret Kanunu'nun 5/A maddesi uyarınca dava şartı olarak ------ tarihinde başvurulmuşsa da davalı ile anlaşma sağlanamadığını, taraflar arasındaki anlaşma uyarınca müvekkil şirketin, -----belirtilen bedeller karşılığında satıp teslim ettiğini ancak davalının kendisine tebliğ edilen fatura bedellerini ödemediğini, bakiye borcun ---- olduğunu, davalının herhangi bir ödeme yapmaması üzerine ------- dosyası ile icra takibine girişildiğini ancak davalı-borçlunun bu icra takibine de haksız olarak itiraz ettiğini ve böyle bir borcu olmadığını iddia ettiğini, davalının faturaları tebliğ aldığında, faturalarla ve mali hak bedelleriyle ilgili hiçbir itirazda bulunmadığını, ayrıca tarafların tacir olup, TTK madde 1530 hükmü uyarınca ticari temerrüt faizi oranında faiz ödemesi gerektiğini, davalının yetki itirazında bulunduğunu, işbu davaya sebep faturaların konusu para borcu olduğundan, para borçları da götürülecek borç niteliğinde olduğundan TBK m.89 uyarınca alacaklının ikametgâhında ifa edilebileceğinden, bu sebeple alacaklı müvekkil şirket ikametgâhı çevresinde yetkili olan ----- Mahkemeleri ve---- İcra Daireleri yetkili olduğunu, davalı borçludan talep edilen alacağın, sözleşme hükümleri gereğince likit olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, müvekkil lehine %20'den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava Masrafları ve Ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP /TALEP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı tarafıh, faturaya konu malın teslim edildiği hususunda ispat yükümlülüğü altında olduğunu, cari hesap ilişkisine dayalı ticari ilişki de alacağın likit olmadığını, faturaya dahil alacakların, cari hesap ilişkisini göstermekte olup; cari hesap ilişkisinde taraflar arasında mutabakat yapılmadığı sürece borç alacak durumunun kesin olarak belirlenemediğini, icra inkar tazminatına ve vekalet ücreti alacağına iptal edilen miktar üzerinden hükmedilebileceğini, alacaklı yararına bu tazminata hükmedilebilmesi için, mutlaka, açılıp kısmen de olsa kabul ile sonuçlanmış bir itirazın iptali davası bulunması gerektiğini, vekalet ücreti ve yargılama masrafları açısından da iptal edilen kısım üzerinden hesaplanması gerektiğini, faturaya itiraz edilmemesinin herhangi bir hak kaybına yol açmadığını ileri sürerek, davacının taleplerinin haksız olması nedeniyle davanın esastan reddine ve % 20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet (icra inkar) tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
DELİLLER : ------ sayılı dosyası, Arabuluculuk Son ----- Bilirkişi raporu, dosyadaki diğer bilgi ve belgeler.
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:
Dava İtirazın İptali ve icra- inkar tazminatı (Ticari Satımdan Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Basit yargılama usulüne tabi işbu davada mahkememizce dilekçeler aşaması tamamlanmış ve usulüne uygun olarak yapılan davet sonucunda duruşma açılarak ön inceleme duruşması icra edilmiş, uyuşmazlık belirlenmiş ve------ taraf vekilleinin sulh olmak istemediklerine yönelik beyanları üzerine tahkikata geçilerek tahkikat işlemleri yerine getirilmiş, deliller toplanıp incelenmiş ve karar duruşmasına katılan taraf vekillerinin karşılıklı son sözleri dinlenip zapta geçilerek aşağıdaki hüküm sonucuna ulaşılmıştır.
Davaya esas-----Esas esas sayılı dosyası ---üzerinden getirtilerek, incelenmiştir. Yapılan incelemede icra dosyasının davanın tarafları ve konusu ile uyumlu olduğu vaki itiraz üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür. Dosyaya mübrez --- göre de---dava şartının yerine getirildiği ve anlaşmazlık üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere 2004 Sayılı İİK.'nın 67.maddesinde; "(Değişik fıkra: 17/07/2003-4949 S.K./15. md.) Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. (Değişik fıkra: 09/11/1988-3494/1 md.) Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın (Değişik ibare:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz ------, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. (Mülga fıkra:17/07/2003-4949 S.K./103.md.)Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi ---- alacağını dava etmek hakkı saklıdır. (Ek fıkra:02/07/2012-6352 S.K./11.md.) Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır." hükmü bulunmaktadır.
Yapılan açıklamalar, anılan yasal düzenlemeler, toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda somut olaya bakıldığında evvelin,------ dosyasından davalı-borçlu hakkında satış sözleşmesi kapsamında kesilen faturalar ve açık hesap ilişkisi nedeniyle bakiye alacak için icra takibi başlatıldığı ,icra takibe yapılan itiraz üzerine icra takibinin durdurulduğu ve bir senelik hak düşürücü süre içinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce açılan dava üzerine taraf teşkili sağlanarak işin esasının incelenmesine geçilmiş ve taraflarca gösterilen deliller toplanmış, tarafların bağlı bulunduğu ----- uyuşmazlığa ilişkin dönemlere ait -----getirtilmiştir. ----- dosya, taraf şirketlerin ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesi için bir ----- verilmiştir. Bilirkişi -------tarafından her iki tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucu hazırlanan rapora özetle ve -------- ait ticari defterlerinin delil vasfına haiz oldukları, tarafların cari hesap bakiyelerinin uygunluk gösterdiği ve icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 1851,21 TL alacaklı olduğu yönünde tespit,hesap ve görüşlerini içeren rapor verilmiştir. Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş ve vaki itiraz ve beyanlar da değerlendirilmiştir. Mahkememizce yapılan değerlendirmede dosyaya mübrez bilirkişi raporuna göre davalı şirketin ticari defter ve belgelerinde alacağın sabit olduğu anlaşılmakla davalının faturaya konu mal veya hizmeti almadığını ya da bedeli ödediğini ispat etmesi gerekmektedir. Zira ticari defterlere kaydedilmiş faturanın akdi ilişkinin varlığını da kanıtladığı kabul edilmektedir. Faturayı teslim aldıktan sonra süresi içinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine kaydeden kimse, bu faturanın mal veya hizmet aldığı için geçerli bir sözleşme ilişkisine göre düzenlendiğini kabul etmiş sayılır ve fatura nedeniyle mal veya hizmet almadığını, bu faturadan dolayı borçlu olmadığını yazılı veya kesin delillerle ispatlaması gerekir. Davalı bu yönde bir savunma öne sürmediği gibi ödemeye ilişkin herhangi bir ispat/delil vasıtasına dayanmamış, bu yönde bir bilgi, belge ve delil bildirip sunmamıştır. Böylece davacı şirketin davasını, TMK'nın 6, HMK'nın 190 ve 222/3 maddeleri nazarında birbirini doğrulayan her iki tarafın ticari defter ve belgeleri ile bundan------------eden bilirkişi raporuna göre açıkça ispat ettiği anlaşılmıştır. Binaenaleyh dosyaya mübrez sözü geçen bilirkişi raporunun da gerekçeli, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli ve yerinde olduğu kabul ve takdir edilmiş ve taleple bağlılık ilkesi ile tarafların tacir sıfatına göre takip tarihinde yürürlükte olan yıllık % 15,00 oranında avans faizi istenebileceği de gözetilerek, davacının davasının kabulü ile, davalı-borçlunun --------Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile icra takibinin asıl alacağa (1.815,21 TL) takip tarihinden itibaren yıllık %15,00 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen devamına, karar verilmiştir.
Davacı tarafın İcra İnkar Tazminatı İsteğine ilişkin yapılan değerlendirmede ise, Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre itirazın iptali davalarında İİK’nın 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının bir yıl içinde itirazın iptali davasını açması ve davasında haklı çıkarak inkar tazminatı talep etmiş olması gereklidir. Burada borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmamaktadır. Bu yasal koşullar yanında takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre likit bir alacaktan söz edilebilmesi için ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması, başka bir ifadeyle borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç gerekse borçlu bakımından bu koşullar mevcut ise ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir. Somut olayda alacağın gerçek miktarı belli olmasının yanında, davalı taraf da sözleşme ilişkisi ve fatura gereğince borcunun varlığı ve miktarını kendi ticari defter ve ----- açık ve net olarak belirleyip tespit edebilir durumdadır. Bu nedenlerle davalının itirazının haksızlığına karar verildiğinden dava konusu alacak/borç muayyen/likit olduğundan İcra ve İflas Kanunu'nun 67/2.maddesi gereğince şartları oluşmakla asıl alacağın %20'si olan 363,04 TL icra-inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiştir.
6100 Sayılı HMK'nın 332/1 maddesine göre, 323. Maddesinde sayılan yargılama giderlerinden, 326/1. maddesi gereğince tamamen aleyhine hüküm verilen davalı sorumlu tutulmuştur. Ayrıca Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. Maddeleri gözetilerek dava öncesi ------- ücretinin de yargılama gideri kapsamında davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK'nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın KABULÜNE,
2-)2004 sayılı İİK'nın 67/I maddesi gereğince davalı-borçlunun -------- yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile icra takibinin asıl alacağa (1.815,21 TL) takip tarihinden itibaren yıllık %15,00 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle aynen DEVAMINA,
3-)Davacının, 2004 sayılı İİK'nın 67/II maddesi gereğince icra inkar tazminatı talebinin kabulüyle, asıl alacağın (1.815,21 TL) %20'si olan 363,04 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 123,99 TL karar ve ilam harcından 59,30 TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 64,69 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-)Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile------ arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-)Davacı tarafından yapılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 8,50 TL vekalet harcı, 27,50 TL posta masrafı, 550,00 TL Bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 704,60 TL yargılama giderinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ------- 13/1, 13/2 maddeleri uyarınca hesaplanan 1.815,21 TL nispi vekalet ücretinın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-)6100 sayılı HMK'nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan avansın yatırana iadesine, ( Yazı İşleri Müdürü tarafından Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince resen işlem yapılmasına, )
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı; 6100 sayılı HMK.'nın 341/2. maddesi gereğince karar tarihi itibariyle kararın miktar itibariyle (1.815,21 TL<8.000,00) İstinaf kanun yoluna başvuru sınırının altında kaldığı anlaşılmakla KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.