4. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/9654 Karar No: 2015/2055 Karar Tarihi: 24.02.2015
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2014/9654 Esas 2015/2055 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2014/9654 E. , 2015/2055 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 15/04/2014 NUMARASI : 2009/591-2014/119
Davacı E.. B.. ve diğerleri vekili Avukat Fatma tarafından, davalılar M.. S.. ve diğerleri aleyhine 30/12/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/04/2014 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili ve davalılardan M.. S.. ile İ.. S.. vekili tarafından istenilmekle, daha önceden belirlenen 24/02/2015 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar adına gelen olmadı, karşı taraftan temyiz eden davalılar vekili Avukat Mustafa geldi. Açık duruşmaya başlandı. Hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Davalılardan M.. S.. tazminat davası sona ermeden önce ceza mahkemesinin kesinleşen kararı ile bir yılın üzerinde hapis cezasına mahkum olmakla yasal kısıtlılık altına girmiştir. Türk Borçlar Kanunu"nun 43. ve 513. maddeleri hükümlerine göre aksi sözleşmeden veya işin niteliğinden anlaşılmadıkça vekalet, gerek vekilin ve gerekse müvekkilin ehliyetinin ortadan kalkması ile son bulur. Böylece Avukat Murat Can Akkuş"un ceza kararının kesinleşmesinden itibaren davalı yasal kısıtlıyı temsil yetkisi kalmamıştır. Bu nedenle davalı yasal kısıtlıya Türk Medeni Kanunu"nun 407. maddesi uyarınca bir vasi tayin edilip edilmediği, Türk Medeni Kanunu"nun 471. maddesi uyarınca "Özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesiyle kendiliğinden ortadan kalkar" hükmü uyarınca şartla tahliye olup olmadığı araştırılmalı, kısıtlılık halinin devam ettiğinin belirlenmesi durumunda bir vasi tayin edilmemiş ise öncelikle bu eksiklik tamamlattırılmalı ve sonra kararı temyiz eden avukatın vasiden alacağı vekaletnameyi ibraz etmesi istenilmelidir. Vekaletname verilmezse, mahkeme ilamı vasiye "kanuni süre içinde vasinin mahkeme hükmünü ayrıca temyiz edebileceği, bu süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı takdirde yetkisiz vekil tarafından yapılmış olan temyize icazet vermiş (kabul etmiş) sayılacağı; temyizi kabul etmiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği" kaydını içerir biçimde tebligat çıkarılmalı ve sonucuna göre işlem yapılmalıdır. SONUÇ: Dosyanın gösterilen nedenle GERİ ÇEVRİLMESİNE 24/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.