21. Hukuk Dairesi 2015/4322 E. , 2016/1009 K.
"İçtihat Metni"
Davacı, 20/08/2003-16/08/2010 tarihleri arasında SSK hizmetlerinin geçerli olduğunun tespitiyle, çakışan Esnaf Bağ-Kur sigortalılığının iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının 20/08/2003-16/08/2010 tarihleri arasındaki SSK hizmetlerinin geçerli olduğunun tespiti ile bu dönemde çakışan esnaf Bağ-Kur sigortalılığının iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 20.08.2003-10.06.2007, 12.06.2007-05.02.2008,12.02.2008-09.01.2013 tarihleri arasında 506 sayılı yasa kapsamında hizmetlerinin bulunduğu, davacının şirket ortaklığından dolayı 04.10.2000 tarihinde 1479 sayılı yasa kapsamında tescilinin yapıldığı, Kurum tarafından 04.10.2000-16.08.2010 tarihleri arasında 1479 yasa kapsamında sigortalı kabul edildiği, Kurum"ca davacının 20.08.2003-16.08.2010 tarihleri arasındaki 506 Sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılıklarının iptal olunduğu, davacının talebiyle SSK"ya ödenen primlerin Bağ-Kur prim borcuna sayıldığı, primlerin Bağ-Kur"a aktarıldığı anlaşılmaktadır.
506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 1479 Sayılı Bağ-Kur Kanunu birbirlerine paralel düzenlemeler ile bir sigortalının aynı anda birden fazla sosyal güvenlik kurumuna tabi olmasını yasaklayıp sigortalının önceden başlayıp devam eden sigortalılığına geçerlik tanıyarak çözüme ulaştırmaya çalışmışlardır.
Yargıtayın yerleşmiş içtihatları gereği de, sosyal güvenlik sistemimizde çifte sigortalılık mümkün olmayıp önceden başlayıp devam edegelen sigortalılığa geçerlik tanınmaktadır (03.10.2001 gün ve E: 2001/21-627, K: 2001/659 Sayılı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı da aynı yöndedir).
23/04/2015 tarihinde yürürlüğe giren 6645 sayılı Yasanın 56 maddesiyle 5510 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici 63. madde eklenmiştir.Madde hükmü şöyledir.
“Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın
- sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez. Sigortalılıkları durdurulanlardan bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaya devam edenlerin sigortalılıkları bu maddenin yayım tarihini takip eden ay başı itibarıyla yeniden başlatılır.
Ancak, daha sonra sigortalı ya da hak sahipleri tarafından talep edilmesi hâlinde durdurulan sigortalılık sürelerinin tamamı, talep tarihinde 80 inci maddenin ikinci fıkrasına göre belirlenecek prime esas kazanç tutarı üzerinden borç tutarı hesaplanarak ihya edilir. Hesaplanan borç tutarının tamamını, borcun tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödedikleri takdirde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Tebliğ edilen borç tutarının bu süre içinde tamamen ödenmemesi hâlinde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu madde kapsamında ödenmiş olan tutarlar ilgilinin prim ve prime ilişkin borcunun bulunmaması kaydıyla faizsiz olarak iade edilir. İhya edilerek kazanılan hizmet süreleri borcun ödendiği tarihten itibaren geçerli sayılır.
Birinci fıkraya göre sigortalılıkları durdurulanlar ile bunların bakmakla yükümlü olduğu kişiler hakkında 1/1/2012 tarihinden bu maddenin yürürlük tarihine kadar durdurulan süreler için genel sağlık sigortası hükümleri uygulanmaz.
Sigortalılıkları önceki kanunlara göre durdurulanlar için de bu maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından belirlenir.”
Somut olayda, davacının prim aktarma istemi 5510 sayılı yasaya eklenen geçici 63. maddesinden yararlanmasına engel olmayacağı gözardı edilerek davacının öncelikle SSK ve Bağ-Kur hizmetlerinin çakışması nedeniyle, 6645 sayılı yasa ile 5510 sayılı yasaya eklenen geçici 63. maddesi gereği davacının 04.10.2000 tarihinden itibaren devam eden Esnaf Bağ-Kur sigortalılığı kapsamında 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunup bulunmadığı davalı Kurumdan sorulmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; davacının öncelikle SSK ve Bağ-Kur hizmetlerinin çakışması nedeniyle, davacının aktarılan SSK primleri hariç bizzat davacı tarafça ödenen Bağ-Kur primi varsa, bu ödenen Bağ-Kur priminin ne kadarlık süreyi kapsadığı Kurum"dan sorularak, sigortalılık süreleri netleştirillip, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda yasa maddelerinin değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurmaktan ibarettir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.