5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/16787 Karar No: 2016/2343 Karar Tarihi: 03.03.2016
Rüşvet verme - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/16787 Esas 2016/2343 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, rüşvet verme suçundan mahkemece beraat ettirilmiştir. Ancak, katılan vekilinin temyiz itirazları dikkate alındığında, sanığın eyleminin 765 sayılı TCK'nın 213/2. maddesinde düzenlenen haklı bir hususun temini için rüşvet verme suçunu oluşturduğu sonucuna varılmıştır. Ancak bu suç için öngörülen cezanın zaman aşımına uğraması sebebiyle mahkeme, sanık hakkındaki kamu davasının düşmesine karar vermiştir. Bu karar sonucunda, hükmün bozulması ve yeniden yargılama yapılması gerekmemiştir. Kanun maddeleri olarak, davanın zamanaşımına uğraması ve düşmesi, 765 sayılı kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık eklemeli zamanaşımına tabi olduğu ve aynı kanunun 213/2 maddesinde belirtilen haklı bir hususun temini için rüşvet verme suçunun oluştuğu belirtilmiştir.
5. Ceza Dairesi 2013/16787 E. , 2016/2343 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Rüşvet verme HÜKÜM : Beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi; Sanıklardan ... hakkında rüşvet verme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın, 5271 sayılı CMK"nın 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil olup temyizinin mümkün bulunmadığı, katılan ... vekilinin itirazının da itiraz mercii ... Ağır Ceza Mahkemesince incelenerek reddine karar verildiği anlaşılmakla, incelemenin katılan vekilinin sanık ... hakkında rüşvet verme suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Sanık hakkında, .... 6 ncı Mknz.....Mahkemesinde rüşvet alma suçundan yargılanan ve suç tarihlerinde .../.... nci Hd. Tb... nci Hd. Bl."ne bağl... .... .."nda piyade er olarak görev yapan ....."e, sınırdan mal geçirmesine yardım etmesi karşılığında menfaat temin ettiği ve bu hususta anlaştığı biçiminde gerçekleştiği belirtilen eylemleri nedeniyle rüşvet verme suçundan dolayı dava açılmış ise de; Dosyada, sanığın sınırdan yasa dışı olarak geçtiğine veya kaçak mal geçirdiğine dair herhangi bir tespitin, yakalanmış bir malın, bu hususta yapılmış bir soruşturma ve açılmış bir davanın bulunmadığı anlaşılmakla, şüphenin sanık yararına yorumlanacağı anayasal ve evrensel ilkesi de dikkate alındığında yüklenen eyleminin suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK"nın 213/2. maddesinde düzenlenen haklı bir hususun temini için rüşvet verme suçunu oluşturacağı, sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 252. maddesinde 6352 sayılı Yasa değişikliği öncesi sadece nitelikli rüşvete yer verildiğinden, sanığın yargılama konusu fiilinin aynı Yasanın 257/3. maddesinde düzenlenen görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlamaya iştirak suçu niteliğinde olacağı, zamanaşımı bakımından lehine olan 765 sayılı Kanunda öngörülen cezasının tür ve tutarına nazaran aynı Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık eklemeli zamanaşımına tabi bulunduğu, son suç tarihi olan 17/02/2004 ile hüküm günü arasında da bu sürenin gerçekleştiği dikkate alınarak kamu davasının düşmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla yazılı biçimde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ile 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddeleri de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden sanık hakkında açılan kamu davasının aynı Yasanın 322 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca zamanaşımı sebebiyle DÜŞMESİNE, 03/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.