8. Hukuk Dairesi 2009/5326 E. , 2010/421 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Sulh Hukuk Mahkemesi
F.. K.. ile H.. H.. ve ... Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair...Sulh Hukuk Hâkimliğinden verilen 07.05.2009 gün ve 1/35 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı H.. H.. vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, Kadastro Mahkemesine vermiş olduğu 19.10.2006 havale tarihli dava dilekçesiyle 116 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kendisine ait iken 5304 sayılı Kanunla Değişik 4.maddesi uyarınca davalı H.. H.. adına tespit edildiğinden davalı adına olan tespitin iptal edilerek kendisi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Kadastro Mahkemesi 22.11.2007 tarih 2006/213 Esas, 2007/327 Karar sayılı temyiz edilmeksizin kesinleşen ilamı ile dava konusu yerin yol olarak tespit dışı bırakılan bir yer olduğu ve buraya ait kadastro tutanağı düzenlenmediğinden dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın karar kesinleştiğinde mahalli Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine kararı verilmiştir.
Davalı H.. H.., dava konusu yerin köy içi umuma ait yol olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davaya dahil edilen K.. K.. temsilcisi, 23.07.2008 günlü oturumda dava konusu yerin köy içi yol olduğunu açıklayarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu yerin 18.02.2007 tarihli teknik bilirkişinin krokili raporunda kalın çizgilerle gösterilen 136,48 m2’lik bölümün davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
Hüküm süresi içerisinde H.. H.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; dava dışı 116 ada 7 parsel sayılı taşınmazın; kadastrodan, ahşap ahır ve arsası niteliğiyle, 54,65 m2 olarak, 15.06.2006 tarihinde ½’şer paylı olarak davacı F.. K.. ile dava dışı ...adına tespitinin yapıldığı ve kesinleştiği görülmüştür. Komşu parsellere ilişkin kadastro tutanakları getirilmiştir. Çekişmeli taşınmaza komşu olan tüm parsellerin kadastro tespitlerinin senetsizden yapıldığı belirlenmiştir. Kadastro Mahkemesinde dava konusu taşınmazın olduğu mahalde keşif yapılmıştır. Dava konusu yerin, 116 ada 7 nolu parsel değil; bu parselin önündeki köy içi yol olarak bırakılan yer olduğu saptanmıştır. Davacı, Kadastro Mahkemesinin 16.11.2006 tarihli ilk oturumunda, “…Dava konusu yerin kendisine babasından kaldığını, söz konusu yerin evinin önü olan yola ulaşan yol olduğunu…” açıklayarak bu beyanını imzasıyla onaylamıştır. Kadastro Mahkemesinin görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra Taraklı Sulh Hukuk Mahkemesinde çekişmeli taşınmazla ilgili olarak taraf tanıkları dinlenmiştir. Davacı tanıklarından .... ve ...; dava konusu yerin köy yolu olmadığını, 40 yıldan beri davacı ve ailesi tarafından kullanıldığını, en son 6-7 yıl öncesinden davacının bu yere araba garajı yaptığını açıklamışlardır. Mahalli bilirkişiler Mustafa Tozlu ve Kemal Bozkurt’un beyanları da aynı mealdedir. Davaya dahil edilen K.. K.. temsilcisi, dava konusu yerin yol olduğunu açıklamıştır. Davacı tanıklarından Fikret Yıldız,...ve ... ise, dava konusu yerin yol olduğunu söylemişlerdir. Davacı tanıklarından ..., bu yerin meydan olduğunu, vatandaşın gelip geçtiği bir yer olduğunu ve kadim köy yolu olduğunu beyan etmiştir.
Karara esas alınan 18.02.2007 tarihli krokili rapor kapsamına göre: 12,15 ve 16 kırık çizgi noktalarının bulunduğu yerin dava dışı 8 nolu parsel içerisinde kaldığı belirlenmiştir.
Açıklanan olgular tarafların ve mahkemenin kabulündedir. Uyuşmazlık; kadastroda köy içi yol olarak paftasında gösterilen dava konusu yerin TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi uyarınca davacı adına tescil edilip edilmeyeceğinde toplanmaktadır. Böyle bir yerin tescile konu olması için davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmesi gerekir. Somut olayda, dinlenen bir kısım davacı tanıklarının açık beyanları ile K.. K.. temsilcisinin beyanı dikkate alındığında dava konusu yerin kadim köy içi yol ve öncesinde meydan olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Kabule göre ise, davacı asil 12.03.2008 tarihli oturumda; bir kısım yerinin dava dışı 116 ada 8 nolu parsel içerisinde kalmış ise de o parselden herhangi bir talebinin olmadığını, dava konusu yerin köy içi yol olduğunu ve buranın kendisine ait 7 nolu parsele eklenerek tescilini istemiştir. Mahkemenin hükmüne esas teşkil eden 18.07.2007 tarihli rapor ve krokisi kapsamına göre; mükerrer kayıt oluşturacak biçimde karar verildiği anlaşılmaktadır. Şöyle ki; aynı raporda 12,15 ve 16 nolu noktaları birleştiren çizgiler dava dışı 116 ada 8 nolu parsel içinde kalmaktadır.
Hal böyle olunca, davacının davasının tümüyle reddine karar vermek gerekirken 8 nolu parsel bakımından mükerrer kayıt oluşturacak biçimde ve paftasında bırakılan yolun da kadim köy yolu (öncesi köy meydanı) olduğu halde yazılı olduğu üzere kabul kararı verilmesi usul ve esasa aykırıdır. Davalı H.. H.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle yerel mahkeme hükmünün HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.