16. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/273 Karar No: 2021/2781 Karar Tarihi: 26.03.2021
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/273 Esas 2021/2781 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Hazine, Yusufdere Mahallesi'nde bulunan ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı tarafından tespit edilen taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu iddia ederek dava açtı. Mahkeme, taşınmazların orman olmadığı ve davalı taraf lehine zilyetlik koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davayı reddetti ve taşınmazların davalı adına tapuya tescil işlemini onayladı. Ancak, taşınmazların çevresinin ormanla çevrili olması ve orman içi açıklık niteliğinde olması sebebiyle, özel mülke dönüşmesi ve tarım ve inşaata açılması orman bütünlüğünü bozacağından hukuki olarak mümkün değildi. Bu nedenle, Hazine'nin dava açması uygun bulundu ve çekişmeli taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddesi olarak 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17. maddesi açıklandı.
(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2021/273 E. , 2021/2781 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun Geçici 8. maddesine istinaden yapılan kadastro sırasında, ... İlçesi Yusufdere Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 24 parsel sayılı 565,93 metrekare, 101 ada 45 parsel 2.567,85 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu ve zilyetlikle iktisap koşullarının davalı yararına gerçekleşmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece çekişmeli taşınmazların orman olmadığı ve davalı taraf lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile Hazinenin davasının reddine karar verilmiş ise de, verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. Şöyle ki; dava konusu taşınmazların kadastro paftasındaki konumuna ve bilirkişiler tarafından düzenlenen rapor ve krokiye göre çekişmeli taşınmazlardan 101 ada 45 parsel ile komşusu olan ve kadastro sırasında gerçek kişiler adına tespit edilip, Hazinece, aynı nedenle açılan davanın konusu olan ve haklarında verilen kararın temyiz incelemesi aynı gün yapılan 101 ada 42, 43, 44, 46, 47, 48, 49, 50 parsellerin bir bütün halinde; çekişmeli 101 ada 24 parselin ise tek başına, dört tarafının 101 ada 1 parsel sayılı orman parseli ile çevrili olduğu görülmüştür. Bu haliyle taşınmazların 6831 sayılı Kanun"un 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde oldukları anlaşılmaktadır. 6831 sayılı Kanunun 17. maddesindeki düzenlemeyle kanun koyucu, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazların memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar özel mülke dönüşüp, tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Bu sebeple orman sayılan orman içi açıklık ve boşlukların zilyetlik yolu ile kazanılması da hukuken mümkün bulunmamaktadır. Hal böyle olunca; davacının davasının kabulüne ve çekişmeli taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına ve yasal düzenlemeye aykırı olarak taşınmazların özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davalı kişi adına tescile karar verilmesi isabetsiz olup, Hazinenin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.