22. Hukuk Dairesi 2019/9143 E. , 2020/1157 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ: 8. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davalı Temyizi Yönünden :Temyiz olunan karar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 366. maddesi uyarınca temyiz kanun yolu bakımından kıyasen uygulanacak 344. maddesi gereğince, temyiz dilekçesi verilirken ödenmeyen nispi temyiz karar harcının muhtıranın tebliğ tarihinden itibaren bir haftalık kesin süre içerisinde ödenmemesi sebebiyle, temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin bölge adliye mahkemesi ek kararına ilişkindir.Somut olayda; Bölge Adliye Mahkemesince bakiye nispi temyiz karar harcının bir haftalık kesin sürede ödenmesi için gönderilen muhtıra davalı ... vekiline 11.11.2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Harcın süresinde yatırılmaması sebebi ile Bölge Adliye Mahkemesince 22.11.2019 tarihli ek karar ile temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesinin temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin 22.11.2019 tarihli ek kararı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 366. maddesi uyarınca kıyas yoluyla uygulanacak 344. maddesine uygun olduğundan, bu karara yönelik temyiz isteminin reddi ile 22.11.2019 TARİHLİ EK KARARLARIN ONANMASINA,
Davacı Temyizi Yönünden :
1- Dosya kapsamının değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyulan bozma kararı gereğince tesis edilmiş bölge adliye mahkemesi kararında hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik olmamasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmamasına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür."
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2. Maddesine göre davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur. Tarifenin 13/2. maddesi gereğince hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez. Somut olayda, reddedilen alacak tutarları üzerinden davalı lehine 200,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 2.725,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi isabetli olmamıştır. Açıklanan husus bozma sebebi ise de, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 370/2. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda yazılı sebepten, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2/h bendinde yer alan “Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin hükümden tamamen çıkartılarak yerine “Davalının kendisini vekille temsil ettirdiği dikkate alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/2. ve 13/2. maddeleri gereği reddedilen miktar üzerinden belirlenen 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davalıya yükletilmesine, 23.01.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.