22. Hukuk Dairesi 2015/26429 E. , 2018/3845 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı, davalı iş yerinde servis elemanı olarak çalıştığını, iş akdini fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile haklı olarak 31/10/2013 tarihli ihtarname ile sonlandırdığını beyan ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti alacağı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı, davacının usulsüz menfaat sağladığını ve bu nedenle iş akdini haklı nedenle feshettiklerini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, fazla mesai ücreti alacağının ödenmemesi nedeni ile iş akdinin davacı işçi tarafından feshedildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının aylık ücretinin seviyesi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda, davacı servis elemanı olduğunu, asgari geçim indirimi dahil aylık net 1.200,00 TL ücretle çalıştığını ve ücretlerin bankadan ödendiğini ancak 2013 yılı Mayıs ayı öncesinde asgari ücret tutarındaki miktarın bankadan ödendiğini kalanı ise elden zarf usulü aldıklarını iddia ederken, davalı taraf davacının asgari ücretle çalıştığını savunmuş olup ... Umum Lokanta ve Gazinocular Odası davacı emsali işçinin net asgari ücret alacağını bildirmiştir. Dönemin asgari ücretinin brüt 1.021,50 TL olduğu görülmüştür. Davacı tanıklarından ... davacının 1.200,00 TL civarı ücret aldığını, ... da bildiği kadarı ile davacının ortalama 1.100,00 – 1.200,00 TL civarı ücret aldığını beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ücret seviyesi asgari ücret olarak belirlenmiş ise de dosya içerisinde yer alan bordrolar ile banka hesap dökümü karşılaştırıldığında davacının fesih tarihinde brüt 1.440,74 TL ücret aldığı ve net tutarı olan 1.030,00 TL"nin banka kanalı ile ödendiği görülmüştür. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davacının net 1.030,00 TL ücretle çalıştığının kabulü gerekirken ücretinin asgari ücret olarak kabul edilmesi hatalı olup, bozma nedenidir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.