19. Hukuk Dairesi 2015/18230 E. , 2016/7415 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, bonodaki imzanın sahte olduğu ve borçlu olunmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
Mahkemece bonodaki imzanın Finike İcra Mahkemesi"nin 2009/101 E. - 2010/82 Karar sayılı dosyasında davacıya ait olduğunun belirlendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı tarafından temyizi üzerine; Dairemizin 14.11.2012 tarih, 2012/11211 E.- 2012/16758 K. sayılı kararı ile ""Davacı, davalının lehdarı olduğu senetteki borçlu imzasının kendisine ait olmadığını ileri sürerek, aynı zamanda borca da itiraz etmiştir. Davalı davacının iddiasını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Somut olayda davacı tarafça senetteki borçlu imzasının davacıya ait olmadığı iddia edildiği halde, mahkemece Finike İcra Hukuk Mahkemesi"nin dava dosyasında alınan Adli Tıp Kurumu raporu ile senetteki imzanın davacıya ait olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa Finike İcra Hukuk Mahkemesi dar yetkilidir ve icra mahkemesince verilen kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Geniş yetkili olan asliye hukuk mahkemesinde açılan menfi tespit davasında senet üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmaksızın davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir"" gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak benimsenen bilirkişi raporuna göre bonodaki imzanın davacıya ait olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı bedelsizlik iddiasına da dayanmıştır. Delil listesinde açıkca yemin deliline dayandığını da bildirmiştir. Mahkemece iddianın yazılı belge ile kanıtlanamadığından son delil olarak yemin hakkı deliline dayanıp dayanmadığı kendisine hatırlatılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.