10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14027 Karar No: 2019/2307 Karar Tarihi: 13.03.2019
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/14027 Esas 2019/2307 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/14027 E. , 2019/2307 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücûan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, 10.12.2003 tarihli iş kazası sonucu %14,1 oranında sürekli iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan peşin sermaye değerli gelir ve geçici iş göremezlik ödeneğinin tahsili istemine ilişkindir. Davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunu"nun 26. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 87. maddesi hükmünde tanımlandığı üzere taşeron; bir işte ya da bir işin bölüm veya eklentilerinde asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3. kişidir. 1-Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir. İşin belirli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenlerde asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir. Aracı sıfatının kazanılmasında diğer koşullar ise, asıl işverenden istenilen işin, asıl iş yada işyeriyle ilgili işin bir bölümünde veya işyeri eklentilerinde alınmış olması ve bu işte işi alanın kendi işçilerinin çalıştırılması ve bu nedenle de işveren sıfatına sahip olunmasıdır. Dosya kapsamında alınan kusur raporunda davalı ... Mühendislik İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti. alt işveren olarak ile davalı ... Derneği asıl işveren olarak kabul edilmek suretiyle birlikte %75 kusurlu ve kazalı sigortalı %20 kusurlu olduğunun kabul edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, açıklanan hususlar çerçevesinde öncelikle davalı ..."nın asıl işverenlik sıfatı irdelenmeli, bu kapsamda davalı şirketin davalı dernekten almış olduğu inşaatın betonarme işini anahtar teslimi olarak alıp almadığı hususu belirlenmeli ve olayın gerçekleştiği iş kolunda iş güvenliği bakımından uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden bu çerçevede yeniden uygun bir kusur raporu alınmalı, varılacak sonuca göre karar verilmelidir. 2-Kabule göre de; hükme esas alınan kusur raporunda davalıların kusur oranlarının ayrıştırılmadan, davalı şirket ile davalı derneğin birlikte %80 oranında kusurlu kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir. Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı Kurum ile davalılardan ... vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.