Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu .... hakkında 30.04.2004 tarihli senede dayalı olarak ilamsız takip yapıldığı, borçluya 10 örnek ödeme emrinin "alıcısı adreste olmadığından eşinin de kabul etmediğinden, doğru bilgi vermediğinden, (imtina) ettiğinden ... imzasına tebliğ ile eşine bilgi verildi." şerhi ile 21.07.2006 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlunun takibe 31.07.2006 havale tarihli dilekçesi ile yedi günlük itiraz süresini geçirerek itiraz ettiği görülmektedir. Bu durumda icra müdürünün 31.07.2006 tarihinde borçlunun incelenmesi icra mahkemesi yetkisinde bulunan tebligatın usulsuz yapıldığına dair itiraz nedenlerinin değerlendirerek tebliğ tarihinin borçlunun beyan ettiği 31.07.2006 tarihinin kabul edilerek itirazı süresinde görülüp takibin durdurulmamasına dair karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda şikayetin kabulü yerine reddine dair karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.