
Esas No: 2020/9511
Karar No: 2020/11952
Karar Tarihi: 14.12.2020
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2020/9511 Esas 2020/11952 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık ve muhafaza görevini kötüye kullanma suçlarından şüpheliler... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Yunak Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 26/09/2019 tarihli ve 2019/2795 soruşturma, 2019/607 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Akşehir Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/12/2019 tarihli ve 2019/1810 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 04/08/2020 gün ve 94660652-105-42-4995-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/09/2020 gün ve 2020/73742 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Müşteki vekili tarafından sunulan 04/04/2019 havale tarihli dilekçe ile şüpheli Ali Osman Şafak hakkında atılı suçlardan şikayette bulunulmasına rağmen, Yunak Cumhuriyet Başsavcılığınca bir karar verilmemiş ise de, söz konusu eksikliğin zamanaşımı süresi içerisinde mahallinde giderilebileceği düşünülerek yapılan incelemede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, müşteki Damla Seracılık Ürünleri Tarım ve Hayvancılık A.Ş. İle Şafaklar Hayvancılık Paz. San. Tic. Ltd. Şti arasında ..."ın mülkiyetindeki çiftlikte müşteki şirkete ait olan 136 adet sağmal hayvanlarının barındırılması amacıyla 2.125.000,00 Türk Lirası bedelli "İş birliği ve satış sözleşmesi" tanzim edildiği, sözleşmeye göre borçların bir kısmı için senet düzenlendiği ve iki taksit ödenmemesi halinde kalan kısmın muaccel hale geleceğinin belirlendiği, ancak şüphelilerin taksitleri zamanında ödemedikleri gibi, mal kaçırmaya yönelik hisse devri yapıp ve konkordato talep ederek dolandırıcılık suçunu, haciz sırasında yedi emin olarak şüpheli Ali Osman Şafak"a bırakılan hayvanları ortadan kaldırmak suretiyle de muhafaza görevini kötüye kullanma suçunu işlediklerini iddia ederek şikayette bulunulması üzerine, şikayete konu olay ve fiillerin hukuki mahiyette ihtilaf niteliğinde olduğundan bahisle şüpheliler haklarında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, şüpheliler haklarında benzer iddialar ile ilgili başka soruşturma bulunup bulunmadığının araştırılması, müşteki şirket tarafından başlatılan icra dosyaları ile şüpheli şirket tarafından açılan konkordato taleplerine ilişkin davaların incelenmek üzere dosya arasına alınması, şüpheli..."ın ayrıntılı ifadesine başvurulması, toplanacak diğer deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Müşteki Damla Seracılık Ürünleri Tarım ve Hayvancılık A.Ş. İle Şafaklar Hayvancılık Paz. San. Tic. Ltd. Şti arasında ..."ın mülkiyetindeki çiftlikte müşteki şirkete ait olan 136 adet sağmal hayvanlarının barındırılması, bakımı ve devri amacıyla 2.125.000,00 Türk Lirası bedelli "İş birliği ve satış sözleşmesi" tanzim edildiği, sözleşmeye göre borçların bir kısmı için senet düzenlendiği ve iki taksit ödenmemesi halinde kalan kısmın muaccel hale geleceğinin belirlendiği, ancak şüphelilerin taksitleri zamanında ödemedikleri gibi, mal kaçırmaya yönelik hisse devri yapıp ve konkordato talep ederek dolandırıcılık suçunu, haciz sırasında yedi emin olarak şüpheli Ali Osman Şafak"a bırakılan hayvanları ortadan kaldırmak suretiyle de muhafaza görevini kötüye kullanma suçunu işlediklerini iddia ederek şikayette bulunulması üzerine, şikayete konu olay ve fiillerin hukuki mahiyette ihtilaf niteliğinde olduğundan bahisle şüpheliler haklarında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, şüpheliler haklarında benzer iddialar ile ilgili başka soruşturma bulunup bulunmadığının araştırılması, şirketler arasındaki ve içindeki hisse devir işlemlerinin belirlenmesi, müşteki şirket tarafından başlatılan icra dosyaları ile şüpheli şirket tarafından açılan konkordato taleplerine ilişkin davaların incelenmek üzere dosya arasına alınması ve dosya inceleme tutanağı tanzim edilmesi, tespit edilecek şüphelilerin ayrıntılı ifadesine başvurulması, haczedilen hayvanların akıbetlerinin araştırılması, toplanacak diğer deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumunun tayin ve takdir gerektiğinden kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşüncenin yerinde görülmesi nedeniyle, itirazın reddine ilişkin Akşehir Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/12/2019 tarihli ve 2019/1810 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.