Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/8455 Esas 2019/4165 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/8455
Karar No: 2019/4165
Karar Tarihi: 27.03.2019

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/8455 Esas 2019/4165 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık bir araç kullanırken, yolda normal seyreden bir araca çarpıp katılanı yaralamıştır. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından, sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan beraat verilirken, taksirle yaralama suçundan mahkumiyet kararı verilmiştir. Temyiz incelemesinde, sanığın taksirle yaralama suçundan verilen para cezasına karşı temyiz istemi bulunmadığından reddine karar verilmiştir. Ancak, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan beraat verilmesinin yanlış olduğu ve sanığın yalnızca taksirle yaralama suçundan mahkum edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuş ve sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm verilmesine karar verilmiştir.
5237 sayılı TCK'nın 50 ve 52. maddeleri ile 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, 2000 TL'ye kadar adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanun'un 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olduğu belirtilmiştir. Taksirle yaralama suçundan sanık hakkında verilen 1800 TL adli para cezasının da temyiz edilmedi
12. Ceza Dairesi         2017/8455 E.  ,  2019/4165 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suçlar : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma, taksirle yaralama
    Hükümler : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan: CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca Beraat
    Taksirle yaralama suçundan: TCK"nın 89/1, 52/2. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-Sanığın taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
    Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK"nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL"ye kadar (2000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, 07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkumiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3000 TL’ye kadar (3000 TL. Dahil) para cezalarının 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu, sanık hakkında taksirle yaralama suçundan 20.10.2015 tarihinde verilen 1800 TL adli para cezasından ibaret mahkumiyet hükmüne karşı suç vasfına ilişkin herhangi bir temyiz istemi de bulunmadığından katılan vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
    2-Sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan beraatine ilişkin hükme yönelik yapılan temyiz isteminin incelenmesinde;
    Sürücü belgesiz sanığın idaresindeki otomobil ile iki yönlü caddede seyir halindeyken aniden sola U dönüşü yaparak normal seyrinde ve yolunda olan katılanın aracıyla çarpıştığı olayda; Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma"" suçunun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise katılanın yaralanması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, 5237 sayılı Kanunun 44. maddesi dikkate alındığında sanığın yalnızca taksirle yaralama suçundan mahkum edilmesi ve trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan dolayı karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği halde bu suçtan beraatine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. fıkrasının çıkarılarak yerine “Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.