Davacı M.. H.. vekili Avukat Zühal tarafından, davalı M.. G.. aleyhine 13/08/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 09/07/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; a)Dava, davalının kusuru ile meydana gelen trafik kazası sonucu davacı idareye ait araçta meydana gelen hasarın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş,hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, davalı polis memurunun sevk ve idaresindeki aracın tek taraflı trafik kazası sonucu hasar gördüğünü, kazanın tamamen davalının kusurundan kaynaklandığını ileri sürerek aracın tamiri için yapılması gereken masrafların davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı ise kazanın meydana geldiği gece iki olaya baktığını, tam gün aralıksız çalıştığını, kazanın meydana gelmesinde amirinin araç içerisinde yaptığı ağır hakaretlerin etkili olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece bilirkişi raporu ile belirlenen aracın ikinci el bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dosya kapsamından; bilirkişi raporu ile davaya konu aracın tamirinin ekonomik olmadığı, aracın ikinci el bedelinin 16.000,00 TL olduğu, aracın hurda hali ile bedelinin 5.000,00 TL olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece tamiri ekonomik olmayan aracın ikinci el bedeline hükmolunması yerindedir. Ancak hurda araç davacı adına tescilli olup davacının uhdesinde kalmaktadır. Şu halde mahkemece aracın ikinci el bedelinden hurda bedeli mahsup edilerek davacının gerçek zararına hükmedilmesi gerekirken açıklanan hususun gözetilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. b)Davaya konu Ford Connect marka aracın olay yeri inceleme birimine tahsis edilmiş olduğu, Emniyet Genel Müdürlüğü"nün 01/12/2005 tarihli genelgesi ile aracın amacı doğrultusunda kullanılması gerektiği, devriye aracı olarak kullanılamayacağı, makam aracı olarak kullanılamayacağının duyurulduğu anlaşılmaktadır. Hasara neden olan trafik kazası ise davalının amiri tarafından olay günü sabaha karşı devriye görevi yapılmak istendiği sırada meydana gelmiştir. Ayrıca dava dışı amir Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu tarafından genelgelere aykırı, mülki amirden onay almaksızın personeli 24/24 esasına göre çalıştırdığından kusurlu bulunmuştur. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı da zararın doğmasına katkıda bulunmuş ve davalının durumunu ağırlaştırmıştır. Mahkemece; TBK"nın 52. maddesi gereğince belirlenen tazminattan uygun bir miktar indirim yapılması gerekirken bu hususun gözönünde bulundurulmaması da bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2/a-b) bendinde gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının öteki temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.