Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/7882 Esas 2019/4153 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7882
Karar No: 2019/4153
Karar Tarihi: 27.03.2019

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/7882 Esas 2019/4153 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkum edilmiştir. Sanığın avukatı tarafından temyiz edilmiştir. Hüküm mahkeme tarafından düzeltilerek onanmıştır, ancak TCK'nın 50/6. maddesi ile ilgili (7.) bendin çıkarılması gerektiği belirtilmiştir.
TCK'nın 179/3-2, 62, 50/1-a, 52/1-2-4, 50/6. maddeleri gereği mahkumiyet kararı verilmiştir. TCK'nın 50/6. maddesi, hapis cezasının paraya çevrilmesi seçeneği olan tedbir niteliğinde olduğunu, diğer hususlar için seçenek tedbir niteliğinde olduğunu belirtir. Hüküm kesinleştikten sonra otuz gün içinde tedbirin yerine getirilmemesinin sonuçlarının düzenlendiği ifade edilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2018/7882 E.  ,  2019/4153 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : TCK"nın 179/3-2, 62, 50/1-a, 52/1-2-4, 50/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırım” ibaresinin 01.03.2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 26.02.2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK"nın 50/6. maddesinde hükmün kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlendiği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi;
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükümden TCK"nın 50/6. maddesinin uygulanmasına ilişkin olan (7.) bendin çıkarılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 27.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.