16. Ceza Dairesi 2019/2842 E. , 2021/2826 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun
5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik
istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
I- Sanık ... müdafiinin temyiz talebi yönünden;
Sanık müdafiinin, 05.04.2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen karara karşı 03.05.2018 tarihinde temyiz başvurusunda bulunduğu anlaşıldığından; yasal süresinden sonra vaki temyiz talebinin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
II- Sanıklar ..., ...,... ve müdafileri ile sanıklar ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz talepleri yönünden;
Verilen cezaların nevi ve miktarı itibariyle yasal şartların oluşmadığı ve sanık ... müdafiinin yasal süresinden sonra talepte bulunduğu anlaşıldığından, sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri gereğince, ayrı ayrı REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilerek ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanıkların, ByLock uygulamasını kullandıklarının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduklarına dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında;
Sanıklar ... ve ... hakkında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme raporları getirtilip, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından, emniyet mensubu olan sanıklarla ilgili veri inceleme raporu bulunup bulunmadığı sorulup, bu rapora dayanak teşkil eden Garson adlı gizli tanığın daha önce hakim huzurunda alınan ifade tutanağı ile CMK"nın 134. maddesine göre alınan hakimlik kararı ve varsa ayrıntılı analiz raporunun temini sağlandıktan ve UYAP"ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzundan sanıklarla ilgili olarak araştırma yapılarak haklarında herhangi bir şüpheli beyanı bulunup bulunmadığının tespiti ile var ise bu ifadeler dosya arasına alınıp, gerektiğinde ilgili şahısların tanık sıfatıyla dinlenmelerinden, hüküm tarihinden sonra gelen sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... ile ilgili ByLock tespit ve değerlendirme tutanakları ile sanık ... hakkında beyanda bulunan Abdülkadir Sayın’a ait ifade ve teşhis tutanaklarının sanık ...’ya ait dijital materyallere ilişkin inceleme raporu ile birlikte duruşmada CMK’nın 217. maddesi gereğince okunup tartışılmasından yine hükümden sonra gelen, sanık ... hakkında İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/168 E. ve sanık ... hakkında İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/559 E. sayılı dava dosyalarının onaylı suretlerinin istenerek incelenmesi, kesinleşmiş iseler onaylı suretlerinin dosya içerisine alınması, derdest iseler zorunlu görüldüğünde işbu dosya ile birleştirilme imkanının değerlendirilmesinden sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken, eksik araştırma ve yetersiz belgeye dayanarak yazılı şekilde karar verilmesi,
2-ByLock tespit ve değerlendirme tutanakları gelmeyen sanıklar ... ve ... hakkında suçun sübutu, vasfının tayini ve cezanın kişiselleştirilmesi bakımından belirleyici delil niteliğinde olan ve dosya arasında ifade ve teşhis tutanak örnekleri bulunan.... ve ..."in, doğrudan aleni duruşmada sanıkların huzurunda veya 5271 sayılı CMK’nın 180/1-2-5. maddesi gereğince SEGBİS kullanılmak ya da anılan Kanunun 181/1. maddesinde öngörülen usule riayet edilmek suretiyle istinabe yoluyla tanık sıfatıyla dinlenip AİHS’in 6/3-d ve Anayasa’nın 36. maddeleri ile teminat altına alınan “iddia/kamu tanıklarını sorguya çekmek veya çektirmek” hakkı tanınması suretiyle dinlenmeleri gerektiği gözetilmeden soruşturma aşamasındaki beyanların okunması ile yetinilerek anılan yasanın 210. maddesine muhalefet edilmesi,
3-Kabul ve uygulamaya göre de;
Anayasanın 138/1., TCK"nın 3/1 ve 61/1. maddelerinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütler de gözetilerek hukuka, vicdana ve dosya kapsamına uygun bir temel ceza belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, Bylock sistem sorgu tasnif tutanağı dışında örgütle irtibatları ve örgütsel faaliyetlerini gösteren başkaca delil bulunmayan sanıklar hakkında, suçun unsurları ayrıca teşdit sebebi kabul edilerek TCK’nın 61/3 maddesine muhalefet edilmek suretiyle yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ...,....ş ve müdafileri ile sanıklar..., ...,... ve ... müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükümlerin CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre dikkate alındığında, sanıkların tahliye taleplerinin reddi ile tutukluluk hallerinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.04.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.