1. Hukuk Dairesi 2015/7812 E. , 2018/10747 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, adlarına kayıtlı 11 parsel sayılı taşınmazı talımatları doğrultusunda satmak, inşaat ve benzeri işlerini yapmak üzere davalılardan ....."i vekil tayin ettiklerini, ancak vekilin talimatları olmaksızın vekalet yetkisini kötüye kullanarak 11 parseldeki 4 nolu bağımsız bölümü muvazaalı olarak eşi olan diğer davalı ..."e satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek, tapu iptali-tescil, olmazsa tazminat isteğinde bulunmuşlardır
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece; “...somut olgular, yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde iddianın sübut bulduğu kabul edilmelidir. Ne var ki, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, kabul tarzı itibarı ile, bedelden kaynaklanan alacağın (tazminatın) B.K.126.maddesi hükmü uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve bu sürenin geçtiği benimsenerek tazminat isteğinin reddedilmiş olması da isabetsizdir. Zira, davacıların talep ettiği bedelden kaynaklanan tazminat isteği tapu iptal tescil davasının sonucuna bağlıdır. Başka bir ifade ile iptal ve tescil isteğinin reddi kararının kesinleşmesi ile zamanaşımı süresinin başlayacağı tartışmasızdır...” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, önceki kararda direnilmesine dair verilen karar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13.02.2013 tarihli ve 2012/1-715 esas, 2013/236 karar sayılı kararı ile “...Somut olayda, dava konusu taşınmazın dava devam ederken dava dışı üçüncü kişiye devredildiği iddia edildiği halde, yukarıda belirtilen ilke ve olgulara uyulmadan davanın reddine karar verilmiştir. HUMK.nun 186. maddesinin açık kuralları göz önünde bulundurulmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. O halde, mahkemece, davacının bu iddiası üzerinde durularak, taşınmaza ilişkin çap kayıtları getirtilip, taşınmazın dava dışı üçünce kişiye temlik edildiğinin anlaşılması halinde yukarıdaki ilkeler göz önünde bulundurulmak suretiyle bir karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkemenin direnme kararı usul ve yasaya aykırı olup; direnme kararının bu değişik gerekçeyle bozulması gerekir. Bozma nedenine göre esasa ilişkin diğer temyiz nedenleri şimdilik incelenmemiştir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bu kez Hukuk Genel Kurulu’nun bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda tapu iptali ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
./..
Karar, davalılardan tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 15.05.2018 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili ....geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 5.124.00.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 29/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.....