2. Hukuk Dairesi 2016/5862 E. , 2017/13116 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, katılma yoluyla vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların miktarları, tazminat taleplerinin reddi ve ziynet davası yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 21.11.2017 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... ile karşı taraftan temyiz eden davacı-davalı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Somut olayda tüm dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna göre, tanık deliline başvurmayan davacı- davalı erkeğin davasını ispatlayamadığı gibi mahkemece erkeğe yüklenen ve erkek tarafından temyize konu edilmeyerek de kesinleşen kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece davacı-davalı erkeğin davasının reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de, kadının kabul edilen boşanma davası temyizin şümulü dışında bırakılmak suretiyle boşanma hükmü kesinleştiğinden, erkeğin boşanma talebinin konusuz hale geldiği de görülmektedir. Bu durumda erkeğin boşanma davasının esası hakkında bir karar verilemeyecektir. Ancak, davanın konusuz kalması sebebiyle esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde hakim, davanın açıldığı tarihteki, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama giderlerini takdir ve tayin eder (HMK m. 331/1). Bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
3- Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun miktarda maddi ve manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden, yukarıda 2. bentte de açıklandığı üzere; boşanmaya sebep olan olaylarda davacı- davalı erkeğin tam kusurlu ve bu kusurlu davranışların aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak davalı- davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat (TMK m.174/1-2) verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmişti
4-Toplanan delillerden, dava konusu edilen ziynetlerin davacı-davalı erkek tarafından, kadının iddia ettiği gibi, erkeğin ailesine ait evin yapımında harcanmak üzere bozdurulduğu ve bu ziynetlerin erkeğe iade edilmemek üzere verildiği hususunun da kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında tanık beyanlarıyla varlığı ispatlanan 8 adet bilezik ve zincirin davalı-davacı kadının açtığı dava tarihi itibariyle değerlerinin belirlenerek davacı-davalı erkekten tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 2.bentte gösterilen bozma sebebine göre davacı-davalı erkeğin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için taktir olunan 1.480,00 TL. vekalet ücretinin Sinan"dan alınıp Halime"ye verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.11.2017