MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanmak
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Galata Vergi Dairesi Müdürlüğü‘nün... 8586 vergi kimlik numaralı mükellefi olan sanığın, “2009 takvim yılında sahte fatura kullanma“ suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın savunmasında, faturaların gerçek alışverişlere dayandığını beyan ederek suçlamaları kabul etmemesi karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen ... (... İnşaat Yapı Malz.), ... Elektrik Hır. ve Mob. Aks. İmal. San. ve Tic. Ltd. Şti., ... (... Elektrik San. Tic. Mal.), ... ... (Akgözler İnş. Elekt. Taş. Hizm.),... (Akkaya Elek. İnş. Malz.), ....(Tezcan Elektrik Elektronik Top. Mal. Sat.) hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının dosyaya getirtilmesi, bu mükellefler/şirket yetkilileri hakkında “2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme“ suçundan kamu davası açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikal ettirilmesi,
2-Yapılan incelemede, sanık hakkında aynı mükellefiyeti nezdinde “2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura kullanma“ suçlarından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 26/06/2013 tarihli 2013/89802 Soruşturma ve 2013/37338 Esas sayılı iddianamesi ile açılan kamu davasına ilişkin olarak, İstanbul 44. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 20/02/2014 tarihli 2013/307 Esas ve 2014/91 Karar sayılı ilamı ile mahkûmiyetine karar verildiği, bu dosyanın da Dairemizin 01/03/2021 tarihli ve 2017/10858 Esas sayılı ilamı ile “2009 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçu yönünden bozulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın aynı takvim yıllarında başka mükelleflerden de temin ettiği sahte faturaları kullandığına ilişkin tespitin yeni bir suç oluşturmayıp zincirleme suç içinde değerlendirilmesi gerekeceği cihetle, söz konusu dosya duruşmaya getirtilip incelenerek, davaların birleştirilmesi ile her iki dosyadaki deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Kabule göre de;
a)”25/10/2009” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2009” şeklinde eksik yazılması,
b)Aynı takvim yılında farklı beyanname dönemlerinde kullanılan faturalar yönünden, TCK’nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayini yasaya aykırı,
c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı itibarıyla sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 01/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.