12. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/13410 Karar No: 2007/16802
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/13410 Esas 2007/16802 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2007/13410 E. , 2007/16802 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kulu İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07/06/2007 NUMARASI : 2006/45-2007/16
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itirazı düzenleyen İİK.nun 170/3. maddesinde icra mahkemesince incelemenin 68-a/4. maddesine göre yapılacağı açıklanmış; 68-a/4. maddesinde ise imza tatbikinde HUMK.nun bilirkişiye ait hükümleri ile 309/2,3,4, ve 310, 311, 312 maddelerinde öngörülen esasların uygulanacağı ifade edilmiştir. HUMK.nun olaya uygulanması gerekli 309/4. maddesinde(imza incelemesinin bilirkişi tarafından yapılmasına karar verilmesi halinde) borçlunun uygulamaya elverişli imzasının bulunamadığı hallerde adı geçene hakim huzurunda yazı yazdırılacağı ve imza attırılacağı ifade edildikten sonra, inkar edene yazdırılacak ibarelerin bilirkişi tarafından hazırlanacağı hüküm altına alınmıştır. (P. D.B.K.H. M. U 2. cilt sf. 2092) Somut olayda borçlu ile ilgili örnek imzalar getirtilmekle birlikte bunlar Adli Tıp Kurumu tarafından yeterli bulunmamış imzanın borçluya aidiyetinin tesbit edilemediği açıklanmıştır. Bu durumda takip hukuku açısından imzaya itirazın incelenmesi yöntemi ve hangi delillerle sonuca gidileceği yukarıda yazılı maddelerde açıklandığı halde, tanık beyanına itibar edilerek karar verilmesi yasaya aykırıdır. Ayarıca, HGK.nun 26.04.2006 tarih ve 2006/12-259 sayılı kararında da vurgulandığı üzere davanın niteliği itibari ile (imzanın borçluya ait olduğunu) kanıtlama külfeti alacaklıya aittir. O halde, ispat yükünün gereği yerine getirilmediği ve alacaklı, incelenen rapor içeriğine göre imzanın borçluya ait olduğunu kanıtlayamadığı için itirazın kabulüne karar verilmelidir. Aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.