Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7997
Karar No: 2018/2383
Karar Tarihi: 04.04.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7997 Esas 2018/2383 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, davalının 99/021139 başvuru numaralı tescilli markasının dövme ürünler anlamına gelmediğini ve işaretin marka olabilecek nitelikte olmadığını savunarak markanın hükümsüzlüğünü ve TPE sicilinden terkinini talep etmişlerdir. Davalı ise iddiaları reddederek davanın reddini istemiştir. Mahkeme, işaretin genel bir kelime olması nedeniyle ayırt edici niteliği bulunmadığı gerekçesiyle markanın hükümsüzlüğüne karar vermiştir. Bu karar, davalı tarafından temyiz edilmiş ancak temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: 556 sayılı KHK'nın 5. ve 7/c,d,e,maddeleri.
11. Hukuk Dairesi         2016/7997 E.  ,  2018/2383 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/02/2016 tarih ve 2014/670-2016/109 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl ve birleşen davalarda davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl ve birleşen davada davacılar vekilleri; davalının TPE"de 99/021139 başvuru numaralı ... ibareli tescilli markası bulunduğunu ancak ..."in dövme ürünler anlamına geldiğini, marka olabilecek işaretler tanımına girmediğini, dövme demir çelik kelimesi olarak tek bir kişi tarafından tescil edilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca markanın davalı tarafından kullanılmadığını ileri sürerek 556 sayılı KHK"nın 5. ve 7/c,d,e, maddelerine göre davalı markalarının hükümsüzlüğünün tespitine, TPE sicilinden terkinine, ayrıca davacı tarafça 5 yıldır fiili olarak kullanılmaması nedeniyle bu markaların hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili; davanın 5 yıllık süre içinde açılmadığı, mahkemenin yetkisiz olduğu, ... markasının müvekkili tarafından kullanılarak tanınmış hale getirildiğini, davacıların ürettiği ürünler üzerinde basılı ... yazısı ile müvekkilin tescil ettirdiği yazı tipinin aynı olduğunu, davacılar tarafından açıkça müvekkiline ait ... markasının taklit edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ... kelimesinin “demir dövmek” anlamına geldiği ve sektörde herkes tarafından kullanılan genel bir kelime olduğundan ayırt edici niteliği bulunmadığı, bu nedenle 556 sayılı KHK 5. maddede belirtilen marka olabilecek işaretler tanımına girmediği ve 556 sayılı KHK nın 7. maddesinin (c) ve (d) bendi gereğince ... ibaresinin marka olarak tescil edilemeyeceği, ayrıca markanın kullanılmadığı yönündeki iddiaların aksini gösteren delillerin davalı tarafça ibraz edilmemiş olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüyle davalının 99/021139 başvuru numaralı ... markasının hükümsüzlüğünün tespitine, sicilinden terkinine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davalarda davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, tescilde kötüniyet halinde hak düşürücü sürenin uygulanamayacak olmasına ve 06.01.2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nın 14. maddesinin iptaline karar verilmiş olmasına karşın mahkemenin hükümsüzlük kararına ilişkin diğer gerekçesi doğru olduğundan bu durumun sonuca etkili bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 13,40 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 04.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





















    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi