12. Ceza Dairesi Esas No: 2018/269 Karar No: 2019/4090 Karar Tarihi: 26.03.2019
Görevi İhmal - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/269 Esas 2019/4090 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, görevi ihmal suçundan mahkum edilmiştir. Sanığın avukatı bu kararı temyiz etmiş ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bir kararına atıfta bulunarak, hükmün bozulması halinde sanığa diyecek hakkının sorulması gerektiğini belirtmiştir. Ancak, sanığa bu hakkı verilmemiştir ve bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddelerine gelince, sanığın suçundan mahkum edilmesi TCK'nın 257/2, 62/1, 51/1, 3, 6, 7, 8. maddelerine dayanmaktadır. Ayrıca, bozma kararının itiraz nedeninin 1412 sayılı CMUK'un 326 ve 5271 sayılı CMK'nın 307. maddelerinin ihlali olduğu belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi 2018/269 E. , 2019/4090 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Görevi İhmal Hüküm : TCK"nın 257/2, 62/1, 51/1, 3, 6, 7, 8. maddeleri gereği mahkumiyet
Görevi ihmal suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.11.2010 tarih ve 7/191-227 sayılı kararında “Hükmün aleyhe bozulması halinde davaya yeniden bakacak mahkemece, sanıktan bozmaya karşı diyeceğinin sorulması 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 Sayılı CMUK"un 326 ve 5271 sayılı TCK"nın 307/2. maddeleri uyarınca zorunludur. Savunma hakkının sınırlandırılamayacağı ilkesine dayanan bu zorunluluk uyarınca, sanığa, bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğuracak olan hususlarda beyanda bulunma, kendisini savunma ve bu konudaki kanıtlarını sunma olanağı tanınmalıdır.” hususlarına yer verilmiş olup; somut olayda davaya yeniden bakan mahkemece bozma üzerine yapılan yargılamada, ilk hükümle mahkumiyet kararı verilen sanık hakkında, Dairemiz"in 2015/14398 E, 2016/12604 K sayılı ve 10.11.2016 tarihli bozma kararı sanık aleyhine olmasına rağmen, sanığın duruşmaya katılımı sağlanıp bozmaya karşı diyeceklerinin sorulmaması suretiyle, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracak şekilde 1412 sayılı CMUK"un 326 ve 5271 sayılı CMK"nın 307. maddelerinin ihlal edilmiş bulunması; Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.