Kan gütme saikiyle öldürme - kasten öldürme - izinsiz tabanca taşıma - kamu görevlisine hakaret - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/208 Esas 2016/795 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/208
Karar No: 2016/795
Karar Tarihi: 25.02.2016

Kan gütme saikiyle öldürme - kasten öldürme - izinsiz tabanca taşıma - kamu görevlisine hakaret - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/208 Esas 2016/795 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği 2016/208 E., 2016/795 K. sayılı karara göre; hükümlü kasten öldürme, kan gütme saikiyle öldürme, kamu görevlisine hakaret ve izinsiz tabanca taşıma suçlarından mahkum olmuştur. Ancak, kararda hükümlüye verilen temyiz süresiyle ilgili yanıltıcı bir ifade kullanılmış, müdafi süre dolduktan sonra tebligat alabilmiştir. Mahkeme, bu nedenle hükümde usulsüzlük olduğuna karar vererek kararı bozmuştur. Kanun yolları ise Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 40/2. maddesi, 5271 sayılı CMK’nun 232/6 ve 34/2. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nun 310. maddeleridir.
1. Ceza Dairesi         2016/208 E.  ,  2016/795 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kan gütme saikiyle öldürme, kasten öldürme, izinsiz tabanca taşıma, kamu görevlisine hakaret


TÜRK MİLLETİ ADINA

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 40/2. maddesi, 5271 sayılı CMK’nun 232/6 ve 34/2. maddeleri ile 1412 sayılı CMUK’nun 310. maddesine göre kararlarda başvurulacak kanun yolu, süresi, mercii ve şekillerinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği halde; hükümlünün yüzüne karşı verilen hükümde temyiz süresinin “tefhimden” itibaren başlayacağının belirtilmesi yerine “tebliğden” itibaren başlayacağı belirtilerek hükümlünün yanıltıldığı, daha sonraki tebligatın ise 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11. maddesi uyarınca hükümlünün müdafiine yapılması gerektiği gözetildiğinde, hükümlü müdafiinin 08.10.2014 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğunun belirlenmesiyle yapılan incelemede,
İçtimaya konu hükümlerin bir kısmının alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlara ilişkin olduğu, CMUK"nun 188/1. maddesi uyarınca hükmün verildiği 18.09.2014 tarihli duruşmaya gelmeyen hükümlü müdafiinin duruşmada hazır bulunarak görevini yapmaya zorlanması, katılmadığı oturumlardaki bilgi, belge ve işlemlere karşı savunma yapmaya davet edilmesi, gerektiğinde CMK"nun 150/3. maddesi uyarınca başka bir zorunlu müdafii görevlendirilmesi yoluna gidilerek
savunmada oluşan boşluk ve kısıtlılığın giderilmesi gerektiği gözetilmeden müdafiinin hazır olmadığı oturumda hüküm kurulması suretiyle CMK"nun 150/3 ve 188/1. maddelerine muhalefet edilmesi,
Usule aykırı olup, hükümlü müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, 25/02/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.