1. Ceza Dairesi Esas No: 2015/2378 Karar No: 2016/793 Karar Tarihi: 24.02.2016
Kasten öldürmeye teşebbüs - silahla tehdit - suçluyu kayırma - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2015/2378 Esas 2016/793 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, 2010 yılında gerçekleştirilen bir kasten öldürmeye teşebbüs ve silahla tehdit suçuna ilişkindir. Sanıklar arasında menfaat çatışması bulunduğu ve savunmalarının aynı avukat tarafından yapılarak 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1. ve 5271 sayılı CMK.nun 152. maddelerine aykırı davranıldığı tespit edilmiştir. Ayrıca, duruşmaya gelmeyen sanıkların avukatı yokluğunda hüküm kurulması CMK.nun 188/1. maddesi uyarınca yanlış olduğu belirtilmiştir. Bir diğer yanlışlık ise, sanık hakkında suçluyu kayırma suçundan açılmış bir dava bulunmadığı halde mahkumiyete karar verilmiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1., 5271 sayılı CMK.nun 152. ve 188/1., 5237 sayılı TCK'nın 53. Maddeleridir.
1. Ceza Dairesi 2015/2378 E. , 2016/793 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :.Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ VE NO : 04/07/2012, 2010/247 (E) ve 2012/121 (K) SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, silahla tehdit, suçluyu kayırma SUÇ TARİHİ : 2010 yılı Eylül ayı ortaları-29/09/2010
TÜRK MİLLETİ ADINA
1-) Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulu"nun 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı kararında açıklandığı üzere; nitelikli şekilde öldürmeye teşebbüs ve nitelikli şekilde tehdit suçlarının failleri olarak yargılanan sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda sanıklar arasında menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiğinden; aralarında akrabalık ilişkisi bulunan sanıklar ., .ve . arasında menfaat çatışması bulunduğu anlaşıldığından, sanıkların savunmalarının ayrı ayrı müdafiler yerine aynı müdafii tarafından yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 38/1. ve 5271 sayılı CMK.nun 152. maddelerine aykırı davranılması, 2-) CMK.nun 188/1. maddesi uyarınca duruşmaya gelmeyen sanıklar .,.,., vekilinin duruşmada hazır bulunarak görevini yapmaya zorlanması, katılmadığı oturumlardaki bilgi, belge ve işlemlere karşı savunma yapmaya davet edilmesi, gerektiğinde CMK.nun 150/3. maddesi uyarınca zorunlu bir müdafii görevlendirilmesi yoluna gidilerek savunmada oluşan boşluk ve kısıtlılığın giderilmesi gerektiğinin düşünülmeden sanıklar vekilinin yokluğunda hüküm kurulması, 3-) Kabule göre de; A-) Sanık . hakkında suçluyu kayırma suçundan kurulan hüküm yönünden; Sanık hakkında suçluyu kayırma suçundan açılmış bir dava bulunmadığı halde sanığın mahkumiyetine karar verilerek 5271 sayılı CMK"nun 225. maddesine aykırı davranılması, B-) Sanıklar .,., hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinde; Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri dikkate alındığında, hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Usule aykırı olup, sair yönleri incelenmeksizin öncelikle bu nedenlerle hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 24/02/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.