21. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/3568 Karar No: 2016/742 Karar Tarihi: 01.02.2016
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/3568 Esas 2016/742 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2015/3568 E. , 2016/742 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı, prim borçları hakkında davalı Kurum tarafından yürütülen icra takiplerinde gecikme zammına kanuni faiz işletmek suretiyle tahsil edilen şimdilik 5.000,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R Dava, davacıya ait işyerlerinin prim borçları hakkında davalı Kurum tarafından yürütülen icra takiplerinde gecikme zammına kanuni faiz işletmek suretiyle tahsil edilen şimdilik 5.000,00.- TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı kurumun gecikme zammına kanuni faiz işletildiğine dair bir belge gönderememiş olması ve davacı tarafça da bu belgelerin sunulamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Somut olayda, eksik araştırma ve inceleme ile karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı taraf, dava dilekçesinde, ödediği gecikme zamlarına işletilen faiz miktarlarını talep etmiş ise de hangi icra takibinde ne kadar gecikme zammı faizi ödediklerini, bu ödemelerden, hangi tarihli olanların tahsilini istediğini somutlaştırmadan, davacıdan talebini açıklaması istenmeden karar verilmiş olması hatalıdır. Bunun yanı sıra davacı yanın bildirdiği " ...." sicil numaralı işyeri dosyası getirtilmeden, davalı Kurumdan bu işyeri ile ilgili icra takipleri istenip incelenmeden, söz konusu işyeri ile ilgili icra takibi yürütülmüşse gecikme zammına faiz işletilip işletilmediği, işletildiği takdirde bunun miktarı sorulup araştırılmadan karar verilmiş olması da usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 01/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.