16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3546 Karar No: 2019/3811 Karar Tarihi: 27.05.2019
Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3546 Esas 2019/3811 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2018/3546 E. , 2019/3811 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Silahlı terör örgütünün propagandasını yapma Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 31/3, 62, 50/1-a,52/4 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-T.C. Anayasasının 34. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 20, Birleşmiş Milletler Medeni Siyasal Haklar Sözleşmesinin 21, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinin 11, Çocuk Hakları Sözleşmesinin 15 ve 2911 sayılı Kanunun 3. maddesi ile teminat altına alınan ve istikrar kazanmış uygulamaya göre ifade özgürlüğü kapsamında, ifadenin açıklanma yöntemlerinden biri olarak kabul edilen (Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16.09.2014 tarih, 147-376 sayılı ve 10.11.2015 tarih 2015/9-111-381 sayılı kararları vb.) "silahsız ve saldırısız toplanma hakkı", demokratik toplumun gelişmesinde temel değerlerden biriyse de, amacı suç teşkil eden bir toplantı ya da gösteri yürüyüşünün koruma alanı dışında kalacağında (2911 sayılı Kanunun 3. maddesi) ve bir nispi hak olması nedeniyle zorunlu hale geldiğinde meşru amaçlar için (Anayasa madde 34/2, AİHS madde 11/2) müdahaleye tabi tutulacağında kuşku yoktur. Dosya kapsamında bulunan ses ve görüntü kayıtları ile bunlara ilişkin bilirkişi raporlarına göre; ... Kaymakamlık Makamının 12.03.2013 tarihli oluru ile 17.03.2013 tarihinde düzenlenen ve olaysız şekilde dağılan nevruz etkinliğine katılan suça sürüklenen çocuğun, etkinlik sonrası 15-20 kişilik grubun gerçekleştirdiği emniyet mensuplarına ait zırhlı aracın taşlanması olayına katılmadığı anlaşılmakla; suça sürüklenen çocuğun eyleminin, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2007/9-69-99 sayılı ve Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 05.06.2002 tarih 5079-6668 sayılı kararlarında da işaret olunduğu üzere; "kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde" TCK’nın 215. maddesinde düzenlenen suçu ve suçluyu övme suçunun oluşturacağı, bu husustaki takdir ve değerlendirmenin mahkemeye ait olduğu da değerlendirilerek, suça sürüklenen çocuk hakkında 2911 sayılı Kanunun 24/3 maddesi gereğince kolluk marifetiyle işlem yapılması gerektiğinde şüphe bulunmadığının tespiti ile yapılan incelemede: Ayrıntıları Dairemizin 09.02.2016 tarih, 2015/7466 E. 2016/1025 K. sayılı kararında açıklandığı üzere, olay tarihi ve yeri, suça sürüklenen çocuğun muhatap kitle üzerindeki etkisi, toplantının olaysız dağılması hususları gözetildiğinde; atılan sloganın terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini öven, meşru gösteren ya da bu yöntemlere başvurulmasını teşvik eden bir muhteva da içermediğinin anlaşılması karşısında, terör örgütünün propagandasını yapmak suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek; Suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 215. maddesinde tanımlanan suçu ve suçluyu övme suçunun unsurları ve cezalandırılma şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılarak suça sürüklenen çocuğun hukuki durumlarının takdiri yerine, yasal olmayan gerekçe ile yazılı şekilde propaganda suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi, 2-Kabul ve uygulamaya göre de; Hapisten çevrilen adli para cezasının bir gün karşılığının 20 TL üzerinden hesaplanması sırasında uygulama maddesi olan TCK"nın 52/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.