TEMYİZ EDEN: Davalı vekili
HUKUK GENEL KURURLU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, hizmet sözleşmesinin haklı nedenle feshine dayalı işçilik ücreti, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin 01.01.2001-30.07.2001 tarihleri arasında davalının yönetiminde bulunan Antalya"da işletme adı “Ally” olan işyerinde işveren vekili ve işçi olarak genel koordinatör sıfatıyla aylık 2.000 ABD Doları ücret karşılığında çalıştığını, müvekkilince 30.07.2001 tarihinde iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, ihtara rağmen ücret ve tazminatlarının ödenmediğini, sezon ortasında iş akitlerini feshetmek zorunda kalan müvekkillerinin işsiz kalarak maddi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere iş akdinin haklı nedenle feshedildiği 30.07.2001 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca kısa vadeli kredilere uygulanan en yüksek yasal faiz oranıyla tahsiline, 100 USD karşılığı 165,60 TL ücret alacağı, 50,00TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; 03.02.2005 tarihli dilekçesi ile ücret alacağına ilişkin talebini 3.903,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davacının vasıfsız işçi olarak çalıştığını, tüm ücretlerinin ödendiğini, işyerinin işletilmesi amacıyla dava dışı üçüncü kişilere devredildiği ancak ödemeler yapılmadığından geri alındığını, belirterek davanın reddini savunmuştur.
Yerel Mahkemece, davacının 01.03.2001 tarihinden itibaren davalı işyerinde çalıştığının kabul edildiği, davacıya ücretlerinin avans şeklinde ödendiği, aylık maaşının 2.000,00 ABD Doları olduğu, ücretin ödendiğinin kanıtlanamadığı, davacının maddi ve manevi olarak zarar gördüğünün ve buna davalı işverenin sebebiyet verdiğinin anlaşılamadığı, gerekçesiyle maddi- manevi tazminat taleplerinin reddine, işçilik alacağı yönünden ise 4.129,60 YTL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ve diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.
Özel Daire"ce, taraf vekillerinin temyizi üzerine tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi ile dosyadaki bilgi ve belgelerden 1475 Sayılı İş Yasası"nın 1/son maddesi gereğince davacının çalışma süresinin 1.3.2001-15.7.2001 olarak kabul edilmesi gerektiği, davacının ibraz ettiği Ally-2001 kasa dökümü başlıklı belgeye göre davacıya yapılan ücret ödemelerinin anılan alacaktan mahsubunun gerekip gerekmediği tartışılmadan sonuca gidilmesinin hatalı olduğu, davalı işveren dava konusu ücret alacağı ile ilgili olarak davadan önce 4.9.2002 günlü ihtarla temerrüde düşürüldüğü halde , bu ihtarın tebliğ tarihi araştırılıp verilen 7 gün sürede eklenerek bu tarihten itibaren faiz yürütülmesi gerekirken dava tarihinden faiz yürütülmesinin isabetsiz olduğu, gerekçeleriyle bozulmuştur.
Yerel Mahkemece, bu bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bozma doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne,3.903,21 TL ücret alacağının (davacının ücret alacağının 6.623,50 TL olduğunun kabülü ile taleple bağlı kalınarak) 17.09.2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin ve diğer taleplerin reddine,ücret alacağı bakımından fazlaya ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir. Hükmü davalı vekili temyiz etmiştir.
Özel Daire"ce, hüküm, davalının sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığı, mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamında davacının ibraz ettiği Ally-2001 kasa dökümü başlıklı belgeye göre davacıya yapılan ücret ödemelerinin anılan alacaktan mahsubunun gerekip gerekmediği tartışılmadan sonuca gidilmesinin hatalı olduğunun belirtilmesine karşın, bozmada işaret olunanın aksine bu konuda bir değerlendirme yapılmadan ve anılan miktar mahsup edilmeden sonuca gidilmesinin doğru görülmediğine işaretle yeniden bozulmuştur.
Yerel Mahkemece, bozma ilamında belirtilen miktar mahsup edilmek suretiyle karar verildiği gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir. Hükmü temyize davalı vekili getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, mahkemece direnmeden önceki kararda davacının ücret alacağı bakımından fazlaya ilişkin talep ve dava hakkının saklı tutulmasına karar verilmiş ve Özel Daire tarafından davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiş olmakla bu husus kesinleşmiştir.
Şu hale göre, direnme kararında bu hususa ilişkin karar verilmemiş olması esasa etkili görülmemiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda kasa dökümüne göre davacıya 8.02.2001-08.05.2001 arası ücret karşılığı yapılan ödemelerin 3.553.500.000 TL olup bu miktarın mahsup edilmesinden sonra geriye 6,623,50 TL alacağı kaldığı tespit edilerek ve taleple bağlı kalınarak 3.903,21 TL işçilik ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Bu haliyle mahkemenin, hizmet akdine dayanarak ücret karşılığı yapılan çalışma nedeniyle alınan ödemelerin toplam işçilik ücreti alacağından mahsubu ile kalan kısmın tahsiline dair verdiği kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından direnme kararının onanması gerekir.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcın peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 15.06.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.
.
.