Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/7872 Esas 2012/25606 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7872
Karar No: 2012/25606

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/7872 Esas 2012/25606 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2012/7872 E.  ,  2012/25606 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 13/12/2011
    NUMARASI : 2011/1094-2011/1239

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Alacaklı tarafından borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlanmıştır. Takip dayanağı bononun incelenmesinde, keşidecinin muteriz borçlu M.Ş , lehtarın ise dava dışı diğer borçlu K. C.....A.Ş.olduğu, senedin takip alacaklısı D.H....A.Ş.ye ciro yoluyla devredildiği görülmektedir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; dayanak senedin keşideci (M. Ş.) ile lehtar (K.C ....A.Ş) arasında imzalanan taksitli satış sözleşmesi gereğince tüketici senedi olarak verildiğine ilişkin olup, anılan sözleşmede D, H,....A.Ş.taraf değildir.
    TTK.nun 690.maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 599.maddesinde; "Poliçeden dolayı kendisine müracaat olunan kimse, keşideci veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan defileri, müracaatta bulunan hamile karşı ileri sürmez; meğer ki, hamil, poliçeyi iktisap ederken, bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun" hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda takip alacaklısının kötüniyetli olduğu iddia ve ispat edilmediği gibi, senet metninde de senedin tüketici sözleşmesi nedeniyle verildiğine ilişkin bir ibarenin bulunmadığı görülmektedir. Ayrıca muteriz borçlu tarafından takip dayanağı senetteki imzaya itiraz edilmediği gibi borcun ödendiği de ispat edilmemiştir.
    Bu durumda mahkemece, İİK.nun 599.maddesi hükmü gereği keşideci borçlunun, lehtara karşı ileri sürebileceği defileri takip alacaklısına karşı ileri süremeyeceği hususu nazara alınarak istemin reddine karar verilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. 
    SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK."nun 366. ve HUMK."nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.