16. Hukuk Dairesi 2016/8560 E. , 2018/3596 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden ... vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan ... ada ... parsel sayılı 1.651,08 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... davalı lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, ... ada ... parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde davalı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının oluşmadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Dosya içerisinde bulunan ve ilk keşif neticesi alınan zirai bilirkişi raporunda taşınmazın evveliyatının tarım arazisi nitelikli olduğu ve zilyetlikle kazanıma elverişli yerlerden bulunduğu bildirilmiş olup, ikinci keşif neticesi alınan ve hükme esas kabul edilen 3 kişilik zirai bilirkişi raporunda davaya konu taşınmazların zilyetlikle kazanıma elverişli yerlerden olmadığı beyan edilmiş ve iki ayrı yönde rapor veren bilirkişiler görüşlerinde ısrarcı olmuş, ancak mahkemece ikinci keşif neticesi alınan rapora değer verilmiş ise de; anılan raporlarda taşınmazlar üzerinde zilyetliğin ne şekilde ve ne zamandan beri sürdürüldüğü net olarak anlaşılamadığı halde, bu raporla yetinilerek bu raporun hükme esas alınması ve taşınmazın niteliğinin ve zilyetlik süresinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğrafı uygulamasının uzman olmayan ... bilirkişisi ve zirai bilirkişiler marifetiyle yapılması yerinde bulunmamaktadır. Eksik araştırma, inceleme ve değerlendirme ile karar verilemez. Hal böyle olunca, mahkemece, doğru sonuca varılabilmesi için, tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı tarihte çekilmiş dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalıdır. Bundan sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraat bilirkişi kurulu ve jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyeti huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin devletin hüküm ve tasarrufundaki yerlerden olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, jeodezi ve fotogrametri uzmanına belirtilen tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafı üzerinde stereoskop aleti ile inceleme yaptırılmalı, ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın öncesinin hangi nitelikte olduğu, zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü ve kimden kime aktarıldığı konusunda ayrıntılı rapor alınmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek karar verilmesi isabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı tarafa verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 29.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.