Esas No: 2016/1132
Karar No: 2017/2686
Karar Tarihi: 18.05.2017
Danıştay Danıştay 15. Daire Başkanlığı 2016/1132 Esas 2017/2686 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/1132
Karar No : 2017/2686
Temyiz Edenler (Davacılar) :
Vekilleri :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti :Davacılar murisi ....'in ... karayolunun ... İlçesi mevkiinde 21.07.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefatında karayolunun gerekli şartları taşımaması nedeniyle davalı idarenin kusurlu olduğundan bahisle davacıların ölüm olayı nedeniyle duydukları elem ve üzüntünün karşılığı olarak toplamda 125.000 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılan dava sonucunda; ... 2. İdare Mahkemesi'nce; ... Cumhuriyet Savcılığı'nca 2015/120 sayılı dosyada başlatılan soruşturma kapsamında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde iki emekli İş Başmüfettişi, bir Trafik Uzmanı, bir Hukukçu, bir Kimyager ve bir A sınıfı İş Güvenliği Uzmanı tarafından hazırlanan ve ... Karayolunun ... İlçesi mevkiinde 21.07.2014 günü saat 23:45 sularında ... istikametine seyir halindeki ..... plakalı çekici araç ve buna bağlı ............ plakalı LPG yüklü gaz tankeri römorkunun yolun sağına devrilmesi sonucu tank içerisindeki sıvı LPG gazının yol boyu yayıldığı ve tutuşarak patlaması neticesinde aynı yol üzerinde seyir halinde olan ... ve ... firmalarına ait olan yolcu otobüslerinin de kaza yaptığı ve içerisindeki yolcuların zarar gördüğü, olayda tanker sürücüsünün araç kullanmada gerekli dikkat ve özeni göstermediği, yol durum ve şartlarına uygun hızda araç kullanmadığı, 24 saatlik zaman diliminde mevzuatta belirtilen süreden (9 saat) daha fazla bir süreyle araç kullandığı ve Tehlikeli Mal Taşımacılığı Sürücü Eğitim Sertifikası (SRC5 Belgesi) olmadan araç kullandığı, bu nedenlerle tanker sürücüsünün asli kusurlu olduğu, kazanın meydana geldiği karayolundan sorumlu Karayolları 9. Bölge Müdürlüğünün kusurunun bulunmadığı şeklinde görüş bildiren 28.09.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davalı idarenin hizmet kusuru bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen kararın, hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Düşüncesi : Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi'nce, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Kararın Bozulması" başlıklı 49. maddesinin 2. fıkrasında; temyiz incelemesi sonucu Danıştayın; a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması, b) Hukuka aykırı karar verilmesi, c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması sebeplerinden dolayı incelenen kararı bozacağı kuralına yer verilmiştir.
Dosyadaki belgeler ile temyiz dilekçelerindeki iddiaların incelenmesinden, temyiz istemlerine konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu, kararın bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz istemlerinin reddine, ... 2. İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve ... sayılı kararının ONANMASINA, dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/05/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.