Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16999
Karar No: 2017/5085
Karar Tarihi: 07.06.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/16999 Esas 2017/5085 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 981 ada 2 parsel sayılı 2.270,65 m2 yüzölçümündeki taşınmazın 70 yıldır davasız ve kesintisiz zilyetliğini sürdürdüğünü ve tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir. Mahkeme, tapu malikinin Hazine olduğunu ve 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı, kararı temyiz etmiştir. Ancak, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastrosuna dayalı olarak yapılan uygulama ve araştırmada, taşınmazın orman sınırı içinde iken, 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğu belirlenmiştir. Bu durumda, taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğu iddiası da geçersizdir. 5831 sayılı Tapu Kanunu'nun 5. maddesi ile eklenen Ek madde 10 doğrultusunda, orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemeyeceği hükmü getirildiği için, dava reddedilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesi, 683
20. Hukuk Dairesi         2015/16999 E.  ,  2017/5085 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Çekişmeli ... ili ... ilçesi ... mahallesi 981 ada 2 parsel sayılı 2.270,65 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla niteliğinde Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Beyanlar hanesinde 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılmıştır ve ... oğlu ...’ın zilyetindedir şerhleri vardır.
    Davacı dava konusu taşınmazda 70 yıl süren davasız ve kesintisiz zilyetliği bulunduğunu, taşınmazın 2/B madde uygulaması kapsamında Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığını, satış talebinde bulunduğu halde cevap verilmediğini ve yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Mahkemece 3402 sayılı Kanunun 12/3 maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği ve ayrıca tapu malikinin Hazine olduğu gerekçeleriyle davanın hazine yönünden hak düşürücü süre nedeniyle reddine, orman yönetimi yönünden husumetten reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastrodan önceki zilyetlik hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastrosuna dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, kesinleşen orman kadastrosunda orman sınırı içinde iken, 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2. madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan yerlerden olduğunun belirlenmiş olmasına, öncesi orman olan bir yerin kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetliği yoluyla edinilmesinin mümkün olmadığı gibi, 27 Ocak 2009 gününde yürürlüğe giren 5831 sayılı Tapu Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 5. maddesi ile 6831 sayılı Kanuna eklenen, Ek madde 10’da aynen “Bu kanunun; 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2"nci maddesi ile 23/09/1983 tarihli ve 2896 sayılı Kanun ve 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan yerler, çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemez.” hükmü getirilmiş olduğuna, taşınmazın bu hali ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla kazanmaya elverişli taşınmaz niteliğinde olmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm

    kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 07/06/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi