Abaküs Yazılım
Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2020/559
Karar No: 2022/144
Karar Tarihi: 23.02.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/559 Esas 2022/144 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ


ESAS NO : 2020/559 Esas
KARAR NO : 2022/144


DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2020
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 17/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; “Müvekkili ....... Danışmanlık Turizm Tekstil San. ve Tic. A.Ş ile davalı şirket ....... Tekstil Ürünleri Gıda Tur. İnş. İth. İhr. San.ve Tic. Ltd. Şti. arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, bu ticari ilişkiye istinaden müvekkili şirketin davalı şirkete kumaş sattığını, satılan kumaşlar davalı şirkete teslim edildiğini, teslim edildiğine dair düzenlenen çeki listeleri davalı şirket yetkilileri ile şirket çalışanlarınca imzalandığını ve sonrasında kumaş bedelleri karşılığında fatura düzenlendiğini, davalı şirketin düzenlenen faturaların bedellerine ilişkin bakiye borcunu müvekkili şirkete ödemediğini, Fatura bedellerinin tutarının bakiyesi ve faturaya dayalı cari hesap alacağı olan 75.184,46 TL'nin şifai olarak talep edilmesine rağmen ödenmemesi üzerine Bakırköy ...... İcra Müdürlüğü ....... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrine davalı tarafça yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu, Taraflar arasında yapılan iş bu alışverişe istinaden davalı taraf borcunu müvekkili şirkete ödemediğini, kapanmamış fatura ve cari hesaba dayalı alacakları, ticari defter kayıtlarında sabit olduğu, Davalının yapmış olduğu itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenle haksız ve kötü niyetle yapılan itirazın iptaline ve davalı şirketin %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini” dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; “Davacı taraf ile müvekkilinin birçok alışveriş yaptığı, ticari ilişkilerinin tek seferlik olmadığını, ancak davacı tarafça sunulan hiçbir delil bahse konu kumaşların teslim edildiğini göstermediğini, sipariş geçildiğini gösterdiğini, davacı tarafça sunulan çeki listeleri sanki teslim evrakıymış gibi teslim eden ve teslim alan şeklinde düzenlendiğini, özel evrakta sahtecilik açıkça gerçekleştiğini, davacı tarafça sunulan çeki listelerinin orijinalleri davalı tarafta mevcut olduğunu, bunların teslim evrakı olmadığını, sunulan evrakların üzerinde açıkça çeki listesi olduğu yazıldığını, Davacı taraf sunmuş olduğu çeki Tisteleri tarihlerinde müvekkili şirkete herhangi bir fatura kesmediğini, İşbu dilekçe ekinde örnek çeki listesi evrakı ile örnek teslim evrakı sunmakla davacı tarafın çeki listeleri üzerinde oynamalar yaptığını, üzerine çeşitli türden yazılar yazdığını ve imzalayarak düzenleyip mahkemeye sunduğunu, evrakların sahteliği konusunda ayrıca taraflarınca suç duyurusunda bulunulacağını, davacı taraf düzenlenen çeki listelerinin teslim evrakı olduğunu beyan ettiğini, bu evraklarla birlikte malların teslim edildiğini ve karşılığında fatura düzenlendiğini beyan ettiğini, burada açıkça gerçeğe aykırı beyanlarda bulunduklarını şüpheli iddiaları ile ikrar ettiklerini, Sunmuş oldukları çeki listeleri tarihleri 07.01.2020 29.01.2020, 25.02.2020, 14.01.2020, 19.12.2019 olduğu, davacı tarafça sunulan ve davalı tarafça iade edilen faturaların tarihleri ise 17.07.2020 ve 22.07.2020 olduğu, işbu faturalar karşılığı bahsi geçen çeki listesindeki mallar teslim edildiğini fakat faturalar teslim tarihlerinden 5, 6 ve 7 ay sonra kesildiğini, Müvekkili tarafından çeki listelerinde belirtilen mallar karşılığı olarak malların siparişinden sonra ve tesliminden önce peşin ödeme olarak 10.000 USD tutarlı iki adet çek kesildiğini, davacı tarafa teslim edildiğini, davacı taraf ise bu çeklerin karşılığı malları teslim etmediğini, teslim edildiğine dair hiçbir evrak sunmadığını, sadece teslim edilecek malların teyidini gösteren çeki listesini ve davacı firmaya geçilen siparişleri gösterir yazışmaları delil olarak sunduğunu, davacı tarafın çekler haricinde ayrıca 75.000,00 TL alacaklı olduğunu iddia ettiğini, bunun da hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, çeki listesi tarihleri ile fatura tarihleri birbirini tutmadığını, başkaca bir teslim evrakı da bulunmadığını, müvekkili firma ile davacı taraf yetkilisi mayıs ayında bir başka sipariş için yazışmalar yaptığını ve müvekkili davacı firmaya 750.000 TL havale yaptığını, davacı firmanın işbu anlaşmadan döndüğünü ve 750.000,00 TL parayı müvekkiline iade ettiğini, madem davacı firma 12. 1. ve 2. aylarda teslim ettiği mallara karşılık 75.000,00 TL alacağı olduğunu iddia ettiğini fakat kendisine müvekkili firma tarafından gönderilen paradan işbu bedeli neden kesmediğini ya da bunun herhangi bir bahsini açmadığını, ayrıca madem 12. 1. ve 2. aylarda teslim edilen mallardan cari borç var ise, bunu 7. aya kadar neden hiçbir zaman talep etmediklerini (mail, sms, ihtar vs), husumete sebep olan asıl olay olarak 18-19 Mayıs tarihlerinde ....... kumaş siparişleri için anlaştığını, müvekkili davacıdan alacağı bu kumaşlara güvenerek üçüncü bir firmaya işbu kumaşlardan imal edeceği önlükleri satma taahhüdü ve borcu altına girdiğini, bu kapsamda davacı firmaya ön ödeme olarak 750.000,00 TL para gönderdiğini, davacı firma yetkilisi ise kumaşları göndereceğini taahhüt ettiğini, davacı firma işbu kumaş fiyatlarını dava dışı kişilere daha yüksek bedel ile sattığını, müvekkiline havale ettiği parayı iade ettiğini, anlaşmayı bozduğunu, müvekkili şirketin taahhüdünü yerine getirememesine sebep olduğunu, müvekkili firmayı zarara soktuğunu, bu olaydan sonra müvekkili, davacı şirket ile cari ilişkisini sonlandırdığını, davacı firmada olan ve davaya delil olarak sunulan çeki listelerindeki kumaşlar için ön ödeme olarak kendisine teslim edilmeyen kumaşlar için vermiş olduğu 2 adet teminat senedi haline gelmiş çekin iadesini talep ettiğini, davacı firma ise çek karşılığı kumaşları teslim ettiğini iddia ettiğini, bu iddiası bir kontrol evrakı olan bir check evrakı olan çeki listesi ile desteklemeye çalışıldığını, ayrıca müvekkili şirkete bırakılan çeki listesi evrakları üzerinde oynamalar yaptığını, mahkemeye farklı şekilde sunduğunu, açıkça özel evrakta sahteciliği gerçekleştirdiklerini, mailin gönderildiği tarihlerde müvekkili şirkete | adet ticari 3 adet normal fatura kesildiğini, müvekkili borç altına sokulmaya çalışıldığını, ticari fatura sistem üzerinden reddedildiğini, normal faturalar ihtarname ile davacı firmaya iade edildiğini, davacı firma teslim etmediği kumaşlar ile alakalı hem 2 adet çek elinde bulundurduğunu, fatura tarihleri 2020 Temmuz ayı, çeki teslim alma tarihleri ile 2020 Şubat ayı olduğunu, kumaşları teslim ettiklerini iddia ettikleri tarihler ise Aralık 2019, Ocak 2020, Şubat 2020 tarihleri olduğunu, davacı firmanın kesmiş olduğu faturalar ile hukuka aykırı işlem yaptığı açıkça ikrar ettiğini, yukarıda açıklanan ve sayın mahkemece re'sen incelenecek gerçekler ile; davanın reddini, haksız takipten ötürü alacaklı/davacı tarafın %20'den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki kumaş alış veriş ilişkisinden kaynaklı başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK nun davaların birleştirilmesi başlıklı 166. maddesi "(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4)Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır...." hükmünü amirdir.
HMK nun davaların birleştirilmesi ve ayrılmasında kanun yolları başlıklı 168. maddesi "(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Şu kadar ki, bu husus tek başına, bölge adliye mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme; Yargıtayda ise bozma sebebi teşkil etmez." hükmünü amirdir.
Bakırköy ...... ATM'nin ...... esas sayılı dosyası celp edilerek dava konusu, tarafları, dava tarihi incelenmiştir.
Somut olayın incelenmesinde; mahkememiz dosyasına konu uyuşmazlığın cari hesap alacağından kaynaklı itirazın iptali davası olduğu, Bakırköy ...... ATM'nin ...... esas sayılı dosyasının taraflarının aynı şirketler olduğu, bu davanın konusunun ise kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkin olduğu, her iki davanın sonucunun birbirini etkileyeceği, delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, usul ekonomisi ilkesi, mahkememizde açılan davanın tarihinin menfi tespit davasının açılmasından sonra olduğu dikkate alınarak mahkememizin iş bu dava dosyasının Bakırköy ....... ATM ....... esas syaılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin iş bu dava dosyası ile Bakırköy ...... Asliye Ticaret Mahkemesinin ....... esas sayılı dava dosyası arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu anlaşıldığından, davaların HMK 166/1. ve 4. fıkraları uyarınca Bakırköy ...... Asliye Ticaret Mahkemesinin ....... esas sayılı dosyasında BİRLEŞTİRİLMESİNE, mevcut mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
2- Yargılamaya Bakırköy ....... Asliye Ticaret Mahkemesinin ....... esas sayılı dava dosyası üzerinden devam edilmesine,
3- Yargılama giderleri, harç ve diğer hususların Bakırköy ...... Asliye Ticaret Mahkemesinin ...... esas sayılı davası ile birlikte değerlendirilmesine,
4- Kısa kararının HMK 166/3 maddesi gereği derhal birleştirilen mahkemeye bildirilmesine,
5-Birleştirme kararının taraflara tebliğine,
Dair, davalı tarafın yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda verilen kararın esas hükümle birlikte İSTİNAF YOLU yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/02/2022

Katip ...
¸e-imzalıdır


Hakim ...
¸e-imzalıdır




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi