Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3240
Karar No: 2018/3316
Karar Tarihi: 14.02.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/3240 Esas 2018/3316 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/3240 E.  ,  2018/3316 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının, kesinleşen işe iade kararına karşın başlatılmadığını öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatları, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti alacağı ve bir kısım diğer işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Birleşen dava ile bilirkişi raporunda hesaplanan ve ilk davada talep edilmemiş fark kıdem ve ihbar tazminatı miktarının davalıdan tahsili istenilmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere göre ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle temyiz nedenlerine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasında uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    4857 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır.
    Somut uyuşmazlıkta, davacının kullandırıldığı ispatlanamayan yıllık izin süresi olduğu kabul edilerek bu süre karşılığı alacak hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Mahkeme gerekçesinde, yıllık ücretli izin alacağı bakımından 15.01.2015 tarihinde düzenlenen bilirkişi raporunun dikkate alındığı belirtilmiştir. Dosya içeriğine göre; Mahkemece, yıllık ücretli izin alacağının hesaplanması bakımından belirtilen tarihte düzenlenen raporun dikkate alınmasında bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; bu raporda, dosya içerisinde bulunan 2009 yılı Nisan ayına ait bordroda ""Diğer"" başlığı altında davacıya ödenen yıllık ücretli izin alacağı miktarı hesaplamadan mahsup edilmemiştir. Aynı gün temyiz incelemesine tabi tutulan ... 3. İş Mahkemesi"nin 18 adet dava dosyası ile ... 4. İş Mahkemesi"nin 35 adet dava dosyası birlikte değerlendirildiğinde, iş akdinin son bulduğu aya ait ücret bordrosunda ""Diğer"" başlığı adı altında yapılan ödemenin yıllık izin ücreti alacağı karşılığı olduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenle, mahkemece bu ödemenin hesaplanan yıllık ücretli izin alacağı miktarından mahsubu ile sonuca gidilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-Mahkemece birleşen davada fark kıdem ve ihbar tazminatı alacağının hüküm altına alındığı gözetilmeksizin asıl davada fazlaya ilişkin kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının saklı tutulması isabetli olmayıp ayrı bir bozma nedenidir.
    4-Taraflar arasında birleşen dava dosyası yönünden davacı yararına avukatlık ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği de ayrı bir uyuşmazlık konusudur.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun “Yargılama Giderlerinin Kapsamı” başlıklı 323. maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendinde, vekalet ücretinin vekille takip edilen davalarda takdir edileceği belirtilmiştir.
    Karar tarihinde yürürlükte bulunan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” nin ikinci maddesinde, avukatlık ücretinin, kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemlerin ücreti karşılığı olduğu ifade edilmiştir. Diğer taraftan aynı tarifenin sekizinci maddesine göre “Bir davanın takibi sırasında karşılık dava açılması, başka bir davanın bu davayla birleştirilmesi veya davaların ayrılması durumunda, her dava için ayrı ücrete hükmolunur.”
    Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13. maddeye göre ise tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7. maddenin ikinci fıkrası, 9. maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10. maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.
    Davacı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan fark kıdem ve ihbar tazminatı alacakları için ek dava açmış olup, dava dosyaları birleştirilmiştir. Mahkemece yukarıda yer alan hükümler gözetilmeksizin 1.800,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir. Oysa her dava için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Bu husus gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 14.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi