17. Hukuk Dairesi 2015/6984 E. , 2018/121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkiline zorunlu trafik sigortalı, davalı sigortalıya ait motorsikletin davalı tarafça ehliyetsiz ve tam kusurlu olarak kullanımı sonucu meydana gelen iki taraflı trafik kazasında karşı araçta yaralanan dava dışı şahıs tarafından müvekkili aleyhine tazminat davası açıldığını, müvekkili tarafından alınan aktüer raporuna göre dava dışı malul kalan şahsın zararının 16.573,64 TL hesaplandığını, dava devam ederken tarafların mutabakatı sonucu müvekkilince dava dışı şahsa 12.430,00 TL asıl alacak, 2.224,97 TL faiz, 1.491,60 TL vekalet ücreti olarak toplam 16.146,00 TL’nin 8.1.2013 tarihinde ödendiğini beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ödenen 16.146,00 TL’nin 8.1.2013 ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle davalıdan rücuen tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafça açılan davanın kısmen kabulü ile, 12.430,00 TL tazminatın ödeme tarihi olan 08/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, zorunlu trafik sigortacısı tarafından zarar gören üçüncü kişiye ödenen tazminatın ehliyetsizlik nedeniyle sigortalısından rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının "tazminatın azaltılması veya kaldırılması sonucunu doğuran haller" başlıklı 4/c maddesinde tazminatı gerektiren olayın, aracın Karayolları Trafik Kanunu"na göre
gereken ehliyetnameye haiz olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda vukua gelmiş ise, sigortacının bu hususu zarar görenlere karşı ileri süremeyeceği ve fakat ödemede bulunduktan sonra tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır. Poliçede yer alan bu şart esasen KTK"nin 95. maddesi düzenlemesinin poliçeye aksettirilmiş bir hükmüdür.
Zorunlu trafik sigorta şirketi ehliyetsiz araç kullanılması sebebine dayanarak kendi sigortalısına onun veya sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında rücu edebilir. Zira araç sahibinin sorumluluğu diğer bir deyişle karşı araç malikine tazminat ödeme yükümlülüğü aracı kullanan sürücü ehliyetsiz olsa dahi kusur esasına dayalıdır.
Somut olayda 26.9.2010 tarihinde meydana gelen iki taraflı trafik kazası sonucu karşı araç sürücüsü vekili tarafından işbu dava davacısı zorunlu trafik sigorta şirketine karşı 29.12.2010 tarihinde İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/2 Esas sayılı dosyası ile fazlaya dair haklar saklı tutularak cismani zarar nedeniyle 7.500,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsili talep edilmiş, yargılama sürerken hesap konusunda bilirkişi raporu alınmadan önce taraflar anlaşmış, davacı vekili tarafların anlaştığını dosyaya bildirmiş, 26.3.2013 tarihinde dosya işlemden kaldırılmış, 19.7.2013 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına hükmedilmiştir. Zorunlu trafik sigorta şirketi davacı şahsa 8.1.2013 tarihinde 12.430,00 TL asıl alacak, 2.224,97 TL faiz (5.1.2011-21.12.2012 arası yasal faiz) ve 1.491,60 TL vekalet ücreti olarak toplam 16.146 TL ödeme yapmış, işbu davayı sigortalı aracın ehliyetsiz ve tam kusurlu olarak kazaya neden olması nedeniyle ödediği bedelin rücuen tahsili için açmıştır. Mahkemece kusur ve hesap bilirkişi raporu alınarak davanın kısmen kabulü ile, 12.430,00 TL tazminata hükmedilmiş, hükmün gerekçesinde sürücü belgesi olmadan araç kullanan davalının davacı ... şirketine karşı oluşan maluliyet sebebiyle yapılan 12.430,00 TL kadar sorumlu olduğu, bunun dışındaki vekalet ücreti ve faiz ödemesinden sorumlu tutulamayacağı, faiz ve vekalet ücreti ödenmesinin davacı ... şirketinin haklı açılan davaya rağmen geç ödeme yapmasından kaynaklandığı belirtilmiştir. Oysa ki kazadan sonra zorunlu trafik sigorta şirketine karşı vekil marifetiyle dava açılarak
dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilmiş, dava sonuçlanmadan önce taraflar uzlaşıp sigorta şirketi tarafından malul şahsa asıl alacak yanında vekalet ücreti ve faiz de ödenmiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden olaydan zarar görenlerin davacı ZMMS"na davadan önce bir başvurusunun olduğuda anlaşılamamaktadır. Bu durumda davacının ödemeyi geç yaptığı yönünde dosya kapsamında bir delil de olmamakla, davacının faiz ve vekalet ücreti bakımından da davacıdan rücuen talep hakkı bulunduğundan, mahkemenin red gerekçesi yerinde olmayıp hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı lehine BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.1.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.