Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1311 Esas 2018/8800 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1311
Karar No: 2018/8800
Karar Tarihi: 06.11.2018

Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1311 Esas 2018/8800 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların, kaçak inşaat yapıp bu yapıya elektrik ve su aboneliği yaptırmak için sahte belge kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında mahkumiyetleri kararlaştırılmıştır. Ancak, mahkeme kararının eksik araştırma ile verilen bir karar olduğu belirtilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi tarafından bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
11. Ceza Dairesi         2017/1311 E.  ,  2018/8800 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği
    HÜKÜM : Sanıklar hakkında mahkumiyet

    1- Sanık ..."ın... Sokak üzerinde kaçak ve ruhsatsız inşaat yaptığı iddiası ile 20.01.2007 tarihinde tespit yapılması üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, söz konusu inşaat, 2004 yılından önce yapılmamasına karşın ... Mahalle Muhtarı sanık ... ve Çalkaya Belediye Başkan Yardımcısı ... tarafından söz konusu binanın 2004 tarihinden önce yapılmış gibi bu yapıya elektrik ve su aboneliği yaptırılabilmesi için içeriği itibariyle sahte olan belgelerin düzenlendiği iddiası ile açılan kamu davasında; sanık ..."ın savunmalarında; elektrik ve su aboneliği için muhtarlığa ve belediyeye müracaat etmesi gerektiğinin söylendiğini, 2004 yılında önce oturduğuna dair belge verdiklerini, aldığı belgenin ne olduğunu dahi bilmediğini beyan etmesi, sanık ..."in 2004 yılından beri görev yapmasına rağmen sanık ..."ın daha öncesinden beri mahallede oturduğunu bildiğini, kendisine sunulan emlak kaydı belgelerini ve mahalle muhtarlığı kayıtlarını dikkate alarak söz konusu belgeyi hazırladığını savunması ve sanık ..."in de kendisine müracaat olduğunda mahalle muhtarlığından belge getirmesini söylediğini, zabıtaya araştırma yaptırttığını ve gelen belgeler üzerine söz konusu evrakı hazırlattığını beyan etmiş olması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; sanık ..."ın ne zamandan beri söz konusu mahallede oturduğuna dair tanık beyanlarına başvurulması, sanıkların savunmaları doğrultusunda evrak hazırlanırken esas alınan emlak kaydı belgelerinin dosya arasına alınması ve sonucuna göre sonra sanıkların kastının resmi belgede sahtecilik suçuna yönelik olup olmadığı değerlendirilerek olmadığının anlaşılması halinde eylemlerinin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılarak karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de; hükümden sonra 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Yasaya aykırı, sanıklar ..., ... ile sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 06.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.