19. Hukuk Dairesi 2015/15747 E. , 2016/6943 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2014
NUMARASI : 2013/465-2014/490
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalılardan ... vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı ... vek. Av. ... gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ... arasındaki araç alışverişi sırasında teminat amacıyla düzenlenen 15.000,00 TL tutarlı senedin müvekkili tarafından bu kişiye verildiğini, satış işleminin gerçekleşmemesi üzerine bedelsiz hale gelen bu senedin davalı ... tarafından lehdar bölümüne diğer davalı adı yazılmak suretiyle teslim edildiğini, davalı ..."un da bedel kısmı üzerinde tahrifat yaparak bonoyu 115.000,00 TL göstermek suretiyle müvekkili aleyhine icra takibine konu yaptığını, takip sonrasında taraf vekilleri arasında imzalanan anlaşma uyarınca 8.500,00 TL müvekkili tarafından ödeme yapılması karşılığında davalının takipten vazgeçeceği ve müvekkilinin de davalı hakkındaki Cumhuriyet Savcılığı"na yaptığı şikayetten vazgeçmesinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin taahhütlerini ifa ettiği halde davalının takibi sürdürdüğünü belirterek, senet nedeniyle müvekkilinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, takibin ve senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davacı ile davalılardan ... arasında iş ortaklığı bulunduğunu hisse devri karşılığında davacı tarafından keşide olunan 115.000,00 TL tutarlı davaya konu senedin davalı ..."ye teslimi sonrasında bu davalının da müvekkilinden aldığı borç paraya karşılık lehdar kısmına müvekkilinin adını yazmak suretiyle bonoyu müvekkiline verdiğini, müvekkili tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı girişilen takip sonrasında taraflar arasında protokol düzenlendiğini, bu protokolün takibe konu asıl alacağa yönelik olmayıp tamamının icra harç ve masraflarına ilişkin bulunduğunu, senet bedeli ödemeyince de takibe devam olunduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuş ve % 20 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Diğer davalı ... vekili, davalı ... beyanlarını tekrarlayarak davanın reddini savunmuş ve % 20 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek, davacı tarafından senet nedeniyle menfi tespit talebinde bulunulmuş ise de takibe konu senedin unsurlarının tam olduğu ve kambiyo senedi vasfını taşıdığının saptandığı, bedelsizlik iddiasının davacı tarafından kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Taraf vekillerince dosyaya delil olarak sunulan 23/05/2013 tarihli davacı vekili ve davalılardan ... vekili tarafından imzalanan "anlaşma metnidir" başlıklı belgede davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibi sonrasında davacının suç duyurusu üzerine davalı ... hakkında ceza soruşturmasının yürütüldüğü, bu savcılık dosyasındaki şikayetinden davacının vazgeçerek takipsizlik kararı çıkana kadar icra dosyasında herhangi bir icrai işlem yapılmayacağı, takipsizlik kararının çıkmasına müteakip icra dairesine dönen bono aslının icra dosyasından feragat edilerek davacı borçluya teslim edileceği, bu işlemler nedeniyle alacaklı vekilinin emek, mesai ve yasal harcamaları nedeniyle anlaşma metni imzalanırken kendisine 8.500,00 TL para ödeneceği, anılan savcılık dosyası nedeniyle ceza davası açılması halinde alacaklının da icra takiplerine devam etme hakkının saklı tutulduğu hususlarının hüküm altına alındığı görülmektedir.
Bu durum karşısında mahkemece belirtilen bu belge üzerinde durularak içeriğindeki hususların yerine getirilip getirilemediğinin araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken anılan belge gözetilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm davacı yararına BOZULMASINA, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ..."dan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 20/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.