Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/15949
Karar No: 2016/6932
Karar Tarihi: 20.04.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/15949 Esas 2016/6932 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalıların aracın ayıplı olması ve ayıp ihbar sürelerine uyulmaması savunmalarının yerinde olmadığı ve aracın gizli ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabul edildiği ve 56.885,04 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edileceği kararı verilmiştir. Ancak bozma ilamında mahkeme, T.T. Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği ve kararın gerekçesi olarak Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un hükümlerinin kıyasan uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Sonuç olarak davalı ... A.Ş. yararına hüküm bozulmuş ve dava konusu araca ait garanti belgesinin temin edilerek diğer davalının pasif husumet ehliyetinin tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Detaylı kanun maddeleri verilmemiştir.
19. Hukuk Dairesi         2015/15949 E.  ,  2016/6932 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalılardan ... A.Ş. yönünden kabulüne, diğer davalı yönünden reddine dair verilen kararın davalı ...A.Ş. vekilince süresinde temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalılardan...... Ltd. Şti."nin distribütörü bulunduğu aracın müvekkilince diğer davalı .... A.Ş."den satın alındığını kısa bir süre sonra başlayan arızaların servis tarafından giderilemediğini, ayıplı malın bedelinin iadesi istemiyle keşide olunan ihtara olumlu yanıt verilmediğini belirterek, sözleşmeden dönülerek araç bedeli olarak ödenen 56.885,04 TL"nin davalılardan reeskont faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekilleri ayrı ayrı sundukları cevap dilekçelerinde, husumet ve zaman aşımı itirazında bulundukları gibi aracın ayıplı olmadığı ve ayıp ihbar sürelerine de uyulmadığını bildirerek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece toplanan delillere göre, davalıların zaman aşımı, husumet, ayıp ihbar sürelerine ilişkin savunmalarının yerinde olmadığı, aracın gizli ayıplı olup davacının seçimlik haklarından bedel iadesi istemi koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu aracın davalılara iadesiyle 56.885,04 TL"nin aracın fiilen teslim tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2013/9364 E. - 2014/7116 K. sayılı 10/04/2014 tarihli ilamıyla; "tarafların tacir olduğu somut olayın çözümünde T.T. Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği mahkemenin de kabulünde olmasına rağmen, kararın gerekçe bölümünde aynen; “ Dava konusu araç şirket adına kayıtlı olduğundan dolayı dava mahkememizde görülmektedir. Ancak, bu durum davanın niteliği itibariyle bünyesine uygun düşen 4077 sayılı TKHK"nun ilgili hükümlerinin somut olaya kıyasen uygulanmasında bir engel oluşturamayacağı açıktır.. " yazılmak suretiyle, olayda Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un hükümlerinin kıyasan uygulanacağının kabulü ve anılan 4077. sayılı TKHK."nun hükümleri gerekçe yapılmak suretiyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş tarafların tacir, dava konusu aracın ticari araç olduğu gözetilerek somut olaya T.T. Kanunu hükümleri uygulanarak ve buna göre gerekçe oluşturularak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.


    Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, tüm deliller birlikte değerlendirilerek akdi ilişkinin davacı ile davalılardan ....A.Ş. arasında bulunduğu, diğer davalının akdi ilişkide taraf olmadığı, bu nedenle araçdaki ayıp nedeniyle distribütör konumunda bulunan davalı ... Ltd. Şti."nin bir sorumluluğu bulunmadığı ve kendisine husumet yöneltilemeyeceğinin saptandığı, somut olayda garanti belgesi ibraz edilememiş ise de aracın iki yıl garantili bir araç olduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı gibi aracın da garanti süresi içinde arızalandığı ve bu arızanın giderilmediğinin belirlendiği gerekçesiyle davanın ... A.Ş. yönünden kabulüne, satıma konu aracın davalıya iadesi ile 56.885,04 TL"nin aracın fiilen teslim tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte bu davalıdan tahsiline, diğer davalı aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... A.Ş. vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava, ayıplı araç satımı nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davalılardan ... A.Ş. ile davacı arasında araç alım satım sözleşmesi bulunduğu, diğer davalının ise satıma konu aracın diströbütürü (ithalatçısı) olduğu anlaşılmaktadır. İthalatçı firmanın ayıplı araçdan ötürü sorumlu olması için araca ait garanti belgesinde garantör olarak imzasının bulunması gerekir. Mahkeme gerekçesinde aracın iki yıl süreyle garantili araç olduğunu belirtilmiş ise de dosyada garanti belgesine rastlanılamamıştır. Davalı .... A.Ş. vekili temyiz dilekçesinde ise açıkça diğer davalı .... Ltd. Şti."nin de ayıplı araçdan dolayı sorumlu tutulması gerektiğini belirtmiştir. Bu durumda hükmü temyiz eden davalının ileride diğer davalı .... Şti."ne karşı rücu hakkını kullanması açısından bu davalı hakkındaki davanın reddine dair hükmü temyiz etmekte hukuki yarar vardır.
    Mahkemece dava konusu araca ait garanti belgesinin davacı ve davalılardan temin olunarak davalılardan...... Ltd. Şti."nin de davada pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığının tespit olunarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı ... A.Ş. yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre davacının öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 20/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi