1. Hukuk Dairesi 2018/817 E. , 2018/10440 K.
"İçtihat Metni".....
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, 1695 ada 543 parsel sayılı taşınmazda dava dış....n 19.06.1992 tarihinde edindiği payın tapusunun 01.12.1992 tarih ve 5032 yevmiye numaralı hükmen tescil işleminin hatalı olduğu gerekçesi ile davalı tarafından iptal edildiğini, mahkeme ilamı ile hükmen gerçekleştirilen tescil işleminden idarenin tek yanlı kararı ile geri dönülemeyeceğini, tapu kaydına güvenerek ediniminin korunması gerektiğini ileri sürerek 1695 ada 543, evveliyatı 1378 ada 543 parsel sayılı taşınmazdaki payının 19/06/1992 tarih ve 2189 yevmiye sayılı işlemdeki gibi adına tesciline karar verilmesini, bu mümkün değil ise tapuya güven ilkesi gereği uğramış olduğu zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı idare, ..... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin tescile esas kararı henüz kesinleşmeden paydaşlardan .... bir kısım payını devretiğini, bu nedenle idarenin bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının 1992 yılında yapılan temlikten sonra adına tescil edilmeyen taşınmazın düzeltimi için talepte bulunmadığını, idareye husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davaya Manisa İdare Mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gerekçesi ile verilen görevsizlik kararı .... Bölge Adliye Mahkemesinin 1. Hukuk Dairesince ‘’..davacı tarafından idari işleme yönelik iptal ve tazminat istemli iş bu dava açılmış ise de; İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesine ve dosya kapsamına göre uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiği anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında İlk Derece Mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup, buna yönelik davacı vekilinin istinaf isteminin reddi gerekmektedir.’’ gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
./..
-KARAR-
Dava, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1695 ada 543 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 1378 ada 392 parselin 28/200 payı dava dışı.... adına kayıtlı iken .... 6/200 payını 23.01.1992 tarihinde dava dışı .... ve .... 9/200 payını da 19.06.1992 tarihinde davacıya devrettiği, davacının uhdesinde bulunan 6/200 pay ile .... edindiği 9/200 pay tevhit edilerek toplam 15/200 payın davacı adına tescil edildiği, kalan 13/200 payın da.....adına ipka edildiği, bu işlemlerin sayfası kapatılan eski 1378 ada 392 parsel sayılı taşınmazın tapu kütük sayfasına işlendiği,.... Mahkemesi’nin 1991/262 Esas-1991/673 Karar sayılı ilamı ile 1378 ada 392 parsel sayılı taşınmazın ifraz edilmesi sonucunda oluşan 1695 ada 543 parsel sayılı taşınmazda 1450120/9425780 payın dava dışı ..... adına hükmen 01.12.1992 tarihinde tescil edildiği, .....’nin 07.04.1995 ve 19.04.1995 tarihlerinde bir kısım payını dava dışı kişilere temlik ettiği,....adına 300000/ 9425780 payın kaldığı, hükmen tescile esas .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1991/262 Esas-1991/673 Karar sayılı dosyasında dava dışı ..... tarafından yapılan pay devirleri dikkate alınmadan hüküm kurulduğu,....tapu sicil müdürlüğüne başvurarak bu hatanın düzeltilmesini istedikleri ve 25.11.2016 tarih, 23880 yevmiyo nolu işlem ile 1695 ada 543 parselde ....adına kayıtlı 300000/ 9425780 payın Tapu Sicil Tüzüğünün 74 ve 75. maddeleri uyarınca Remzi ve Zekeriya Tekin adına tescil edildiği, böylece taşınmazda.... adına kayıtlı pay kalmadığından davacının 19.06.1992 tarihinde.....devraldığı 9/200 pay yönünden düzeltme yapılamadığının davacıya Tapu Sicil Müdürlüğünün 28.11.2016 tarihli yazısı ile bildirildiği, 1695 ada 543 parselin beyanlar hanesine de 01.12.1992 tarih ve 5032 yevmiye nolu hükemen tescil işlemin hatalı olduğu şerhinin düşüldüğü anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, maddi vakıaları bildirmek taraflara hukuki nitelemeyi yapmak hakime aittir. İddianın içeriğinden ve ileriye sürülüş biçiminden davanın yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde TMK’nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkin olduğu ve bu tür bir davanın da genel mahkemelerde görüleceğinde kuşku yoktur.
Ne varki, iptal tescil davalarının kayıt maliki aleyhine, TMK 1007. maddesi gereğince tapu sicilinden kaynaklı maddi hata nedeniyle uğranılan zararın tazminine yönelik davaların da hazineye karşı açılması gerekmekte olup eldeki davada ise husumet Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltilmiştir.
Bu durumda, davada hem tapu iptali ve tescil hem de terditli olarak talep edilen tazminat istekleri bakımından dava doğru hasıma yöneltilmediğinden davanın dinlenmesine olanak bulunmamaktadır.
Davanın reddedilmesi bu gerekçe ve sonucu itibariyle doğrudur. Davacının temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.50.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 23.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....