Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5483
Karar No: 2018/2291
Karar Tarihi: 02.04.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/5483 Esas 2018/2291 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı şirketin ortağı olduğunu ve diğer ortakların birlikte hareket ederek müvekkilini dışladığını, kâr payı verilmediğini ve şirketin haklı nedenle feshi için sebep oluşturduğunu ileri sürerek, davalı şirketin haklı nedenlerle feshi ile şirkete kayyım atanmasını talep etmiştir. Davalı ise, müvekkili şirketin sürekli kâr ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkeme, davalı şirketin tasfiyesinin ve kayyım talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Temyiz eden davacı vekilinin tüm itirazları reddedilmiştir. Kanun maddeleri olarak, Türk Ticaret Kanunu'nun 620/2, 621, 714/1 ve Medeni Kanun'un 549. maddeleri referans gösterilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2016/5483 E.  ,  2018/2291 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/09/2015 tarih ve 2015/201-2015/67 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin yedi ortağı olduğunu, diğer şirket ortaklarının birlikte hareket ederek müvekkilini dışladıklarını, diğer ortakların şirketin bir kısım ticari emtiasını kayıt dışı tutarak haksız menfaat sağladığını, müvekkiline kâr payı verilmediğini, husumetin şirketin devamı ve amacının gerçekleştirilmesi önünde engel teşkil ettiğini, şirketin haklı nedenle feshi için sebep oluşturduğunu ileri sürerek, davalı şirketin haklı nedenlerle feshi ile şirkete kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, iddiaların doğru olmayıp, davacının kısa süre önce şirketin müdürlüğünü yaptığını ve bilgi alamadığını iddia edemeyeceğini, müvekkili şirketin sürekli kâr ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin 19/12/1989 tarihli şirket ana sözleşmesine istinaden kurulduğu, şirketin amaç ve konusunun genel olarak tatlı su balıkçılığı, alabalık üretim ve yetiştirme tesisleri kurmak, işletmek, yurt içinde ve yurt dışında pazarlamak ve buna dair tesisler kurmaya ilişkin olduğu, davacının 17/07/2003 tarihinde şirketin ortağı olduğu, şirketin kâr dağıtımına ilişkin ana sözleşmesinin 20. maddesi gereğince safi kârın % 5"inin ihtiyat akçesi olarak ayrılacağı, kalanların hissedarlara ödenmiş sermayeleri üzerinden hisseleri oranında dağıtılacağı, kârdan bir kısmının hissedarlara dağıtılması veya şirket adına işletilmesi veya memurlara ikramiye olarak verilmesi gibi kararların en az şirket sermayesinin % 75"ini temsil eden hissedarların karar vermesine bağlı olduğu, davacının ödenmemiş sermaye borcunun bulunduğu, şirketin sürekli kâr elde ettiği, fakat kâr dağıtımı yapılmamış olduğu, şirketin öz varlıklarında yıllara göre artış bulunduğu ve bu artışın elde edilen kârlardan kaynaklandığı, davalı şirket tarafından eşit işlem ilkesine de aykırı davranılmadığı, davalı şirketin tasfiyesinin ve kayyım talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 02/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi