7. Ceza Dairesi 2018/10272 E. , 2020/19884 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan ... İdaresi vekilinin sanıklar ... ve ..."nın beraat hükümlerine ve suçta kullanılan nakil vasıtasının müsaderesine yer olmadığına hasrettiği temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan ... İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Sanık ... müdafiisinin temyiz talebinin incelenmesinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321.maddesi uyarınca sair yönleri incelenmeksizin BOZULMASINA, 28.12.2020 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
KISMİ KARŞI DÜŞÜNCE
Sanık ... hakkında 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinden kurulan mahkumiyete ilişkin hükmün, sanık müdafiinin temyizi üzerine, sanık hakkında eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle de hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekirken sadece yazılı şekilde bozulmasına ilişkin sayın çoğunluğun kararı yerinde değildir. Şöyle ki;
Dairemizin 26.01.2015 tarih ve 2015/1153 sayılı ilamında “Sanık ...’ın dava konusu oto yedek parçalarını ... ilinde faaliyet gösteren ... Araç Kiralama Oto. İnş.San ve Tic. Ltd.Şti’nden hurda olarak satın aldığını savunup eşyaya ilişkin 13/03/2011 tarihli sevk irsaliyesini ibraz etmesi ve anılan şirketin yetkililerinin adreslerinin dosya kapsamında tespit edilmesine rağmen dinlenmediklerinin anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi açısından sevk irsaliyesini düzenleyen anılan şirketin yetkililerinin dosya kapsamında belirlenen adreslerinden ve bulunamamaları halinde yeni adreslerinin ticaret sicili, vergi dairesi gibi kurumlardan araştırılarak bulunduğunda yetkilileri dinlenmesi ile suça konu oto yedek parçalarını sattıklarını kabul etmeleri halinde anılan firmanın defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasından sonra gerekirse dava konusu eşyaya dayanak olduğu öne sürülerek ibraz edilen sevk irsaliyesinin ithaline kadar zincirleme menşei araştırması tamamlanıp, ithale ilişkin ilgili gümrük idarelerinden gümrük giriş beyannameleri tüm ekleriyle birlikte getirtilerek, temin edilecek tüm belgeler ve dava konusu oto yedek parçaları ile birlikte konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilip miktar, cins ve sair özellikleri itibariyle ayniyet tespiti yapılmasının ardından sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi,” gerekçesiyle sanık ... hakkında kurulan hüküm bozulmuştur.
Yerel Mahkeme, ilamda ismi geçen sevk irsaliyesini düzenleyen şirket yetkilisi ...’yi dinlemiş, ... beyanında suça konu hurda yedek parçaları irsaliye düzenleyerek ...’a sattığını söylemiştir. Ancak yerel mahkeme sevk irsaliyesinin olaydan bir gün önce düzenlendiği ve sevk irsaliyesinde yazılı eşyaların üst kapaklar yönünden miktar itibariyle ele geçen eşya ile örtüşmediği gerekçesiyle sanığın mahkumiyetine hükmetmiştir.
Dairemizin 26.01.2015 tarih ve 2015/1153 sayılı ilamı, irsaliyeyi düzenleyen şirket yetkilisi ...’nin beyanı, irsaliyenin satışın yapıldığı gün düzenlenecek olması ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, yerel mahkemece, bozma ilamında belirtilen ve tanık ... tarafından suça konu eşyaların sanık ...’e satıldığının kabul edilmesi nedeniyle irsaliyeyi düzenleyen firma defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılması, gerektiğinde zincirleme menşei araştırmasına gidilmesi, dosyada yakalanan hurda oto yedek parçalarının fotoğrafı bulunması da dikkate alındığında sevk irsaliyesinde belirtilen eşyalarla, yakalanan eşyalar üzerinde keşif te yapılarak ayniyet tespitinden sonra sanığın eyleminin subut bulup bulmadığı değerlendirilerek bir karar verilmesi yerine, eksik araştırmayla sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerekçesiyle de hükmün bozulmasına karar verilmemesi yönündeki sayın çoğunluğun kararına katılmıyoruz. 20.10.2020