11. Ceza Dairesi 2016/11646 E. , 2018/8756 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Beraat
...Kilit Paz ve Tic. Ltd. Şti’nin yetkilileri olan sanıklardan ...’ın 2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında, ...’ın 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında, ...’un ise 2009 takvim yılında sahte fatura düzenledikleri iddiasıyla açılan kamu davasında; davanın dayanağını oluşturan 10.09.2012 tarih ve VDENR-2012-A-1155/33 sayılı vergi tekniği raporunda, mükellef şirketin vergi borçlarını ödemediği, sigortalı çalışanı bulunmadığı, mal ve hizmet aldığını bildirdiği mükellefler hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı olumsuz tespitler bulunduğu, deposu ve taşıma aracının olmadığının belirtilmesi; sanık ...’ın savunmasında, sahte fatura düzenlemediğini ancak şirketin muhasebe işleriyle ilgilenen ...’ın şirket adına fatura kestiğini; sanık ...’un savunmasında, kendisine şirket kurmayı öneren kişinin ... olduğunu, şirketle hiç ilgilenmediğini, şirketin yerini bilmediğini, ...’ın yasaya aykırı işler yapabileceğinden kuşkulanması üzerine hissesini ...’a devrettiğini; sanık ...’ın savunmasında, ...’ın yönlendirmesi üzerine ...’tan hissesini devraldığını, ancak herhangi bir fatura düzenlemediğini; tanık ...’ın beyanında ise, sanıkların sahte fatura düzenlediklerine ilişkin herhangi bir bilgisinin olmadığını söylemeleri nedeniyle, suçların unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
1-Sahte fatura düzenleme suçunda, suçun maddi konusunun fatura olması; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinin 1. fıkrasında, faturalarda bulunması zorunlu olan bilgilerin neler olduğunun belirtilmesi, aynı Kanunun 227. maddesinin 3. fıkrasında ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" hükmünün yer alması; suç konusu faturaların dosya içerisinde bulunmadığının ve getirtilip duruşmada incelenmediğinin anlaşılması karşısında; sanıkların 2007, 2008, 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında düzenlediği iddia olunan faturalardan, her takvim yılına ait kanaat oluşturacak sayıdaki asıllarının veya onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesi ve 213 sayılı Kanunun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin tespit edilmesi,
2- Faturaların zorunlu bilgileri içerdiğinin tespit edilmesi durumunda;
a)Faturaların sanıklara gösterilerek yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, kendilerine ait olmadığını, ...’a ait olduğunu söylemeleri halinde; bu kişiye faturalar gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması,
b)...’ın da faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olmadığını söylediği takdirde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara veya bu kişiye ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
c)Faturalardaki yazı ve imzaların, ...’a ait olduğunun belirlenmesi halinde, bu kişi hakkında suç duyurusunda bulunulması ve dava açıldığı taktirde bu dava ile birleştirilmesi,
d)Faturalardaki yazı ve imzaların sanıklara ya da belirtilen kişiye ait olmadığının anlaşılması halinde ise;
aa)Faturaları kullandığı belirlenen mükellefler hakkında karşıt inceleme raporu düzenlenip düzenlenmediğinin ilgili vergi dairesinden sorularak, düzenlenmiş ise onaylı örneklerinin getirtilmesi,
bb)Aynı mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise, dosyalarının getirtilerek incelenmesi ve bu davayla ilgili belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması,
cc)Faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanıkların bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 05.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.